ÇIKARKEN

Bir yayın çıkıyorsa, bence iki ön koşul mutlaktır. Birincisi böyle bir şeye kesin gereksinim duyulması. İkincisi de başka yayınlardan muhakkak farklı olması.

Düşüncelerin her zemin ve yayında rahatça ifade edilememesi, yazarların evrensel sorunu. Türkiye’de bu sorun ortalamadan daha katlanmış durumda. Aklınıza gelen ve hiç aklınızın alamayacağı o kadar engel çıkıyor ki. O sebeple yeni bir yayın çıkıyorsa, “Yahu bu adamlar da küçük olsun, kendilerinin olsun, diye, yine ayrı bir şey kurmuşlar” diye kuşkulanın, bunda gerçek payı muhakkak bulunur. Ama şunu da hesaba katın: “Acaba bazı düşüncelerin farklı birtakım yayın organlarında tamamen farklı bir öz ve biçimde ifade edilmesi daha sağlıklı değil mi?” Takdir sizin.

Son olarak yazdığım gercekedebiyat.com.’da örneğin, böyle bir kısıtlama engeliyle karşılaşmadım kendi hesabıma, kesinlikle onu tenzih ederim, ben genel olarak söylüyorum, aklınızda bulunsun.

İzlerseniz eğer, bu yayının pek benzeri olamayacağını, çok çok değişik olacağını göreceksiniz.

Yayın esas olarak bir kültür yayınıdır. Felsefesi arkada sağlam duracak, siyasete de girecek. Üç ana eksende haber ve yorumlar göreceksiniz. Birincisi medya eleştirisidir. Medya ne konuyu ele alıyorsa, o konular bizim de konularımızdır. Esas olarak medyadaki her türden yayının nasıl bir habercilik ve yorumculuk yaptığından yola çıkarak, medyanın ele aldığı her alana dokunacağız. Felsefi, kültürel arka planıyla birlikte. Siyasetten toplumsal olaylara, spordan magazine dek. İkinci ana eksenimiz sanat edebiyat yorumculuğu, eleştirisidir. Haberler dışında, öykü ve şiir bölümümüz de var. Şiir bölümümüzü Nihat Ateş, öykü bölümümüzü Taylan Kara yönetecek. Üçüncü eksenimiz “Tıp Bu Değil” başlığıyla sağlık, tıp haberleri, yorumlarıdır. Amacı “Tıp Bu Değil” adlı oluşumun sesi olabilmektir.

Sayfanın sağ üst yanında “Islıklaşma” adlı bir bölüm göreceksiniz. Burada “twitter” benzeri en çok iki cümlelik güncel notlara yer vereceğiz. Yazarlarımızın ve belki sonra okurlarımızın gündeme dair kısa iletileri aktarılacak.

Haberlerimize yapılan okur yorumlarını da yayımlayacağız. Fakat bu konu çok önemli. Yorum düzeneği düzgün kullanıldığında son derece işlevsel, katılım artırıcı; ipin ucu kaçtığındaysa yıkıcı ve yayından, insanlıktan soğutucu olabiliyor.

Bu bakımdan yorumcu okurlarımızdan şu kurallara uymalarını istiyoruz: Yoruma konu haberi baştan sona en az bir kez dikkatli okuyunuz. Yorum yapma ihtiyacı duyuyorsanız bunun nedenini önce kendinize sorunuz, yararını ve faydasını bir iyice düşünüp, derin birkaç nefes aldıktan sonra yazmaya başlayınız. Acele yazmayınız. Yazım kurallarına bildiğiniz kadar uyunuz. Amaç fikir aktarımı, katkı sunma veya ikna olsun, asla aşağılama veya hakarete başvurmayınız. Böyle yorumlar zaten yayımlanmaz, boşuna yorulmayınız.

Yayındaki temel sloganımız şudur: “Yavaş düzgündür, düzgünse hızlı.” Kimseyle yarışma, bol okura kavuşma, bir şeyleri bir şeylere yetiştirme derdimiz yok. 200 bin yıllık insanlık doğasını iki ayda değiştiremeyiz.

İkinci temel sloganımız: “Kapitalizm dünyayı bitirmeden biz onu bitirelim”dir. Ana hedefimiz insanlığın ve ülkenin tek kurtuluş yolu olan sosyalizm doğrultusunda bilinç geliştirmektir. Buradaki hedefimiz sosyalizme geçişte çok ciddi engel olan sağ ideolojileri, sağ medyacılık anlayışını tahrip etmektir. Bu hedeften uzaklaştığı ve uzaklaştırdığı ölçüde güncel sol akımlar da hedefe girebilecektir.

Başka bir hedefimiz de “açıklık, olabildiğince dürüstlüktür.” Burjuva medyacılığının ana prensibi kendini apak görüp başkalarını kötülemektir. Ne yazık ki sol medyacılık o tutumdan etkilenir. Oysa solu geliştiren değil köstekleyen bir tarzdır iğneyi de çuvaldızı da hep başkasına batırmak. Biz bu anlayışı da zedelemeye çalışacağız mütevazı olanaklarımızla.

Hayırlı olsun.

Kaan Arslanoğlu

 

DOST SİTELER
Toplam Giriş Sayısı : 2210113
Arama

İmzasız yazı yayımlanmaz. Yazıların sorumluluğu öncelikle yazarına aittir.