“Uyuşturucuyu bir kez satarsınız, insanı ise birden fazla...” (1)
3-4 bin avroya açık arttırma ile satılan seks işçilerinin 150 bin avroluk bir 'artık değer' üretmelerini işte bu çarpıcı cümleyle özetler yazar.
Kitabın ana kurgusuna temellik eden asıl çıkış
“Haydi, Peru’yu gidip görelim!”; “Prag’a gitmedin mi daha?”; “Hindistan’daydım yazın!”…
Yaklaşık 3 saatlik bir uçak yolculuğunda yakılan tüm jet yakıtının atmosfere saçtığı gazın uçaktaki tek bir yolcuya düşen payının, o kişinin kendi kentinde bir yılda hususi otomobili
Geçen asırda Beşiktaş’ta Rıza isminde bir futbolcu vardı. Sağdan yavaş adımlarla koşar, çok basit (muz) bir orta yapar, Metin-Ali-Feyyaz’dan biri vurur, daima gol olurdu. Rakipler bunu ezbere bildikleri
Yirminci yüzyıl dünya tarihinde kadınların, binlerce yıllık aradan sonra ilk kez toplumsal yaşam içinde erkeklerle birlikte yeniden yer alabildiği bir yüzyıl oldu. Toplumun sınıflara bölünmesi ve özel mülkiyetin ortaya çıkmasıyla birlikte eve hapsedilen kadınlar, Fransız devrimi sonrasında yeniden
“Tambien La Lluvia” adlı İspanyol filminden söz etmek istiyorum. Son yıllarda izlediğim en etkileyici ve en derinlikli filmlerden biri. Türkçeye “Yağmuru Bile” olarak çevrilmiş. Filmin mekânı Bolivya. İç içe geçmiş paralel öykülerle ilerleyen film hem
İnsan beyninin gelişimi ve buna bağlı olarak dilin oluşumuyla evrim süreçlerine dair bilimsel çalışmaların yoğunlaşması, biyolojik ve kültürel evrimimiz konusundaki birçok soru işaretini de ortadan kaldırmaktadır. Ancak, bulgu-veri ve bilgilerin değerlendirilmesi noktasında yeni soru işaretlerinin doğmasına
Noel kutlaması, Hıristiyanlığın Paskalya ve Hamsin Yortusu'yla beraber en önemli üç temel dinsel ritüelinden biridir. Hatta bunların içinde en etkili dinsel ritüeldir dersek yanılmış olmayız. Etkisi, verdiği dinsel mesajdan ziyade, yarattığı kitlesel algıdadır. Milyarlarca avronun söz konusu olduğu koskoca
*Tıp kongrelerinin süreleri en az üç ay olmalı ve devremülk sistemine göre yeniden yapılandırılmalıdır. (Üç-dört günden bişey anlamadık ilkesi.)
*Tıp kongrelerine kayıt sırasında, tüm katılımcılara, katılımcının oturumları izleyeceği kabul edilerek genellikle
Şalom aleykhem site ahalisi! Özlediniz beni, değil mi? Yeni yazımın ne zaman çıkacağını sabırsızlıkla bekleyen, en yakın diyenar'daki nemrut kıza ısrarla "Conan'ın yeni macerası geldi mi?" diye soran siz sevenlerim olmasanız ben de aslında bu sulara atılmaya pek
2011’de Ceyhun Atuf Kansu ve Behçet Necatigil ödüllerini alan, bir süre önce de 2012 Behçet Aysan Şiir Ödülü’ne layık görüldüğü açıklanan şair Ferruh Tunç, yeni kitabı “Tunç Ayna” ile şiir
CHP ve MHP liderleri tarafından “Çatı Adayı” ilan edilen Ekmeleddin İhsanoğlu’na kuşkusuz ve elbette kefil olamam, olmam. Adam 70 yaşında. İddiaya göre babası Cumhuriyet düşmanı Şeyhülislam Mustafa Sabri’nin arkadaşıymış. Mustafa Sabri gerçekten de cumhuriyet düşmanı olduğu kesin. Yaptığı
Kitabın tümü, özellikle 25 yıla Kuşbakışı bölümü son 25 yılın önemli kültürel tartışmalarını özetliyor, ülkenin yakın tarih düşünce dünyasına ışık tutuyor. Atlanmaması gereken önemli bir başvuru kitabı. Ucu ben, biz dahil herkese dokunsa da edebiyatta gerçek (veya sert)
İşte bir başkası. Bu resmi birbirine “kıyamet alameti” diye gönderen kafalar, İbni Ömer’in bahsettiği işaretlere niye hiç kafayı takmıyordu; paragözlüğün dindarlığı boğduğunu, dinin çıkara alet edildiğini, ahlakın
(...) başka sorunlar olduğunu da fark etmeye başlamışlardı. Bunlardan en önemlisi, diğer birçok ülkede olduğu gibi Venezuela’da da hekimlerin önleyici tedbirlere, kamu sağlığı sektörünün veya genelde toplum sağlığının gereksinimlerine pek az yer veren tedavi hekimliği üzerine eğitim görmüş olmalarıydı.
Daha önceki yazılarda dile getirildi. Türkiye'nin önündeki seçenek "Radikal Cumhuriyet"tir. Cumhuriyetin ne olduğu, neden radikalleşmesi gerektiği, gerçekleşmesinin ise bir devrim meselesi olduğu çeşitli yazılarda tartışıldı. Geçen haftaki PKK'li Duran Kalkan'ın ÖDP'yi tehdit olarak nitelendirilen
Günümüz Türkiyesinin üç temel gerçeği şunlardır:
(1) Türkiye'yi bölen bir büyük (kültürel) ve bir küçük (etnik milliyetçilik) fay hattı vardır.
Siyaset ağırlıkla bu fay hatları üzerinde yapılırken diğer siyasi yaklaşımlar etkili olamamaktadır. Bunlar insanların zihinlerindeki siyaset anlayışıyla çakışmadığı için şaşkınlık
Bu eski bir yazım. “Toplumsal Hareketleri Anlayamamak” üst başlığıyla üç bölüm halinde 6-13-20 Temmuz 2012’de soL Portal’da yayımlandı. Güncelliğini ve temelliğini koruyan bu yazıyı bu sitede de size sunmayı uygun gördük. İlk iki bölümü aşağıda, 3. bölümün bağlantısını
Tüm dillerin bir ortak atası bulunduğu, en azından bu ortak atalardan birinin en eski Türkçe olduğu bir zaman gelecek, açık biçimde kanıtlanacak.
Yine büyük olasılıkla ilk insanın dil öncesi ilk sesleri en yüce güçle, en yukarıdakiyle, hayat verenle, Tanrı
Ülkemiz açısından, modern zamanların miladı olarak da adlandırılabilecek Haziran Direnişi, diğer tüm alanlarda olduğu gibi sanat ve sinemada da belirgin dönüşüm ve değişimler beklentisi doğurdu. Halbuki sinema, kısa metraj kurmaca ve belgeselleri saymazsak, toplumsal gelişmeleri birebir yansıtabilme konusunda
Bugün dünya ve Türkiye entelektüel-aydın aleminde, kim en basit bilimsel yöntem kaygısıyla, sıradan mantığı kullanarak bir yazı yazsa veya soru sorsa, neredeyse aynı tepkiyle karşılaşıyor. “Homo gibi konuşma!” demedikleri kalıyor tek.
Sol taraf da bu açıdan sağ
Venezuela toplumunun “en yoksul” kesimlerinin desteğiyle iktidara gelen Chavez, ülkeye egemen kapitalist üretim ilişkilerine dokunmaksızın, hatta yabancı sermayeye güvence vererek, kapitalist bir toplum içinde “sosyalist bir yaşam” kurmaya başladı. Kuşkusuz Chavez de elinden gelse kapitalizmi ortadan kaldırmak isterdi, fakat
1. Melek: Bay Karl, Lice’de iki kişi öldürüldü. Sahi, sizinkiler Kürt sorununda nasıllar?
Karl: İnadına en zayıf olduğum noktaları mı soruyorsunuz! Kemal beye sorun.
1. Melek: Ona da sorarız belki,
Küba Tıp Eğitimi Tarihinde Önemli Olaylar
1726 Küba’da ilk tıp eğitimi Dominican Order (Roma Katolik Kilisesi) tarafından başlatıldı.
1728 Bünyesinde bir tıp fakültesi de barındıran Havana Üniversitesi kuruldu.
1842 Havana Üniversitesi kiliseden ayrıldı (sekülerleşti); tıp eğitiminde reform yapılarak bilimsellik daha fazla vurgulandı;
Kitabı okuduğumda ilgimi çeken birkaç farklı noktayı vurgulamak hem yazara hem de okurlarına karşı bir “Aktif Okurluk” sorumluluğu olarak karşıma dikildi.
Devrimciler, Karşı Devrimciler ve Sonunda Reenkarnasyon Kulübü aslen Türkiyeli sosyalistlerin değişimini anlatan bir üçleme idi.
Devrimciler’de sosyalistler 12 Eylül döneminde
Edebiyat ödüllerinin 3-5 kişinin elinde oyuncak olmasını yermek için defterime aylar önce bir espri yazmıştım. Ödül oligarşisini vurgulamak için:
“Doğan Hızlan Ödülü, jüri başkanı Doğan Hızlan tarafından bu yıl Doğan Hızlan’a verildi” diye…
Bu sadece bir espriydi. Ancak
Şuna kesin inanıyorum ki, böyle bir taraftar grubu değil Avrupa’da, dünyada yok. Gezegen iyice küçüldü, gitmesek bile her ülkede ne olup bitiyor, kim nasıldır, necidir; ilgi duyan yakından izleyebiliyor. Takımına bu derece bağlılık. Şampiyonluk
Ortak tuvaletleri temizlemek sanmıyorum ki bazılarımıza eğlenceli gelsin. Bu iş için ücretli bir eleman yoksa sıraya koymak gerekir. Ancak ne kadar sıkı nöbete koysanız da kimisi kaytaracak, kimisi üstünkörü yapacak, iş başka bazılarına kalacaktır her
D vitamini kullanmanın gerekçesi nedir ?
D vitamini, alternatif tıbba veya marjinal itirazcı doktorlara göre değil, klasik tıp kitaplarına göre, en temel etkisi rahitis ve osteomalasiden korumak, son on yılda öne çıkan bulgulara göre daha da
"Genele uygulanabilecek tek bir fikir belirdi kafamda. Bir vaka olarak kendime baktığımda da anneme aşık olduğumu ve babamı kıskandığımı fark ettim, şimdi bunun çocuklukta rastlanan evrensel bir olay olduğunu düşünüyorum" Freud (Wilhelm Fliess'e mektubundan)
Bu dizinin yazarını tanımasanız
İnsanın kendi bireysel tarihinin ve geleceğinin toplandığı bir mekân var: O mekân “beden”idir. Bedenimizde geçmişimizi ve geleceğimizi birlikte taşırız. İçinde bulunduğumuz an bu iki uzamın birbiriyle kesiştiği andır. Bir yanımız, deneyimlerimizle varlığımızı dünya içinde anlamlı kılmaya çalışan bir
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın'ın ve Antalya Tabip Odası Başkanı Can Ertürk’ün de konuşmalar yaptıkları “Tıp Bu Değil” paneli hayli canlı geçti ve 200 kadar katılım gerçekleşti. Belediyenin desteğiyle
Her yere yürüyerek gitmek adetim vardır. Kuş seslerini duyuyorum da çocuk seslerini artık sokaklarda duymuyorum. Yürüdüğüm sokaklar ve caddeler boyunca yukarıdaki bulutları ve güvercinleri görüyorum ama çocuk sesi kulağıma gelmiyor.
Çocuklar artık binalar içinde. Birbirleri ile serbestçe oynamıyorlar. Öğretmenleri ne
Benim beslenme konusunda bundan yaklaşık beş yıl öncesine kadar herhangi bir kişisel hassasiyetim yoktu. Bu konuda okumaya başlamamın nedeni Vatan Gazetesi köşe yazarlarından Mutlu Tönbekici’nin 5 Ocak 2010 tarihli “Yoğurtlar artık niye bozulmuyor?” başlıklı köşe yazısıdır.
“Vasat Edebiyatı 101” başlıklı yazı dizisinde şimdiye kadar konuyla ilgili belli başlı kitaplar üzerinde durulmuştu. Vasat Edebiyatı örnekleri olarak ele alınan bu kitaplar anlatılırken kavramın kendisi hakkında da biraz söz