Kürtçülük mü yapalım, Türkçülük mü? Ortada durmak olanaksız, peki ne etmeli?

Birinci (80 öncesi) Türkiye İşçi Partisi’nin veya 80 öncesi Halkın Kurtuluşu grubunun Kürt sorununa bakışı bence konuya en doğru bakışlardı. Öznel olabilirim, yanılabilirim, ama tartışalım.

Siyasette tartışalım demenin, kararsızlık göstermenin yeri yok. Görüşünüz ne kadar yanlış bile olsa “Bu mutlak doğrudur, başka çözüm yoktur!” diye bas bas bağıracaksınız, geçerli yol odur. Ancak devamlı görüş değiştirseler bile “işte bu kesin doğrudur!” diyenlerden 30 yılda hep zarar gördük, fayda görmedik; gelin betonlaşmış kafalarımıza biraz hilti atalım, mermeri asitle azcık kabartalım.

Bu yazı SOLMETRE yazısının bir açıklamasıdır, o tartışmanın devamıdır. Tartışma en olmayacak yere, “ulus” tanımına kilitlendi. Ulus’un bilinen ve kabul gören onlarca tanımı mevcut. İsteyen, siyasi görüşüne en uygununu seçip ötekinin burnuna dayıyor. Oradan bir fikir ilerlemez.

Kürtler var, bu ülkelerde belli bölgelerde ezici çoğunluk olarak yaşıyorlar, farklı bir dil kullanıyorlar aksi gibi, kültür ve tarihlerinin Türklerden farklı oldukları az çok görülüyor, daha fenası büyük çoğunluğu bunun bilincindeler. Ne yapacağız şimdi?

Bir devlet toprağı üstünde iki ulus olmazmış, Kürt de o yüzden Türk olmak zorundaymış! Adamlar bu tür bilimsel metinlerinizi okumuyorlar, herkes aynı incelikte değil ne yazık ki! Gerçi ne istediklerini kendileri de tam bilmiyor, bazen ayrılma diyorlar, siyaset için özerklikten dem vuruyorlar, yalpalayınca federasyondan bahsediyorlar, ama bunun için 40 bin üstünde insanın ölümünü göze alıyorlar, fazlasını da yaparız diyorlar. Hadi başardılar, ayrıldılar, o zaman da mı ulus değiller?

Ulus şudur budur, ulus devlet şöyle olmak durumundadır tartışması cidden bizi hiçbir yere götürmez arkadaşlar, kendimizi kendi hülyalarımız doğrultusunda kandırmaktan başka.

KÜRTÇÜLER DE TÜRKÇÜLER DE ANTİ-EMPERYALİST DEĞİL

Solcular iktidara gelmek istiyorlarsa solculuğun izin verdiği çerçevede milliyetçi olmak zorundalar. Türkiye’deki problemse Türkler ve Kürtler olmak üzere iki büyük etnik grubun varlığı.

İkisinin birden milliyetçisi olmak çok zor… Olmuyor.

Bazı Türkiye solcuları Kürtleri tamamen gözden çıkararak (bölünmeyi de öngörüp, göze alarak) Türk milliyetçiliği yapıyor. Vatan Partisi-bağımsız ulusalcılar-ODA TV çevresi vb..

Bazı Türkiye solcuları ise Türkiye’yi, Türkleri gözden çıkararak Kürtçülük yapıyor. PKK-HDP ve onları destekleyenler.

Kısmen başarılılar, ikinci grup çok daha baskın olmak üzere.

Ama solculukları çok zayıf.

Neden? Çünkü 1- Olguya emperyalizm-kapitalizm karşıtı bir milliyetçilik olarak bakmıyorlar. 2- Olaya yoksul halkın, emekçinin büyük sermaye sınıfına karşı mücadelesi gözüyle, halkçı açıdan da bakmıyorlar.

Ne kadar inkar etseler de, 1990’dan beri PKK’nın ABD’nin bölgedeki tercihi olduğu apaçık ortada, Kandil’in ABD himayesinde olduğu ortada. Öcalan’ın canının ABD korumasında olduğu ortada. Bunların sürekli doğrudan görüştüğü ortada. PKK’nın AB ülkeleri servisleriyle sürekli ilişkide olduğunu da herkes biliyor. Siyasi planlamalar daima büyük güçlerle görüşüp danışılarak icra ediliyor.

Vatan Partisi çevresinin, emekli edilmiş Amerikancı veya halen faal Amerikancı merkez sağ  liderlerle, general ve üst bürokratlarla bağları ve politikalarının bu ittifaklara göre belirlendiği ortada. Buna itiraz ediyorsanız, ulusalcı liderlerin önde gelenleri arasında doğrudan ve dolaylı ABD bağlantılı olmayan veya böyle unsurlarla iç içe çalışmayan bir tek kişi gösterin!  Kendilerini emperyalizm karşıtı gibi reklam edebilmelerini kolaylaştıran şey ülkenin toprak bütünlüğünü savunuyor görünmeleri (gerçekte o da yok) ve Kürt ayrılıkçılığına fanatik biçimde karşı durmalarıdır. (Bazılarında bu da yoktu geçmişte). Ulusalcı liderlerin tahliyelerden sonraki RTE’cilikleri ise katlanılır gibi değil. RTE Amerika’ya cidden karşıysa bundan az buçuk anti-emperyalist puan toplarlar. Ama hesap zaten başka. Üstelik Amerika’nın getirdiği RTE ne kadar anti-emperyalist olabilir, o da ayrı yalan.

SOLDA OLAY NEREDE KOPTU?

Kürtlerin ve Türklerin solda siyasi ortak örgütlenmesinin bırakılmasıyla.

Kürt ayrılıkçı örgütleri güçlendikçe sosyalistlere ayrı örgütlenme konusunda baskı yapmaya başladılar. Bu baskılar 70’li yılların ortalarında artmaya başladı. Türk-Kürt ortak örgütlenmesi için birinci TİP gayet başarılı bir sol deneyimdi. Ondan çıkan sosyalist örgütlerin ezici çoğunluğu yine her düzeyde ortak örgütlenmeden, birlikten yanaydılar.

Ancak “Apocular” adıyla bilinen Kürt örgütünün öteki güçlü Kürt örgütlerini sindirip yutmaya başlaması ve sola karşı şiddetini artırmasıyla, başta Dev-Genç kökenliler olmak üzere (Dev-Yol, Dev-Sol, Kurtuluş vb.) bu baskıyı göğüsleyemeyen ya da kolaycılığı seçen  Türkiye sosyalist örgütleri Kürtleri ve Kürdistan’ı gözden çıkardılar. Buna direnen, “Kürtlerin ayrı Türklerin ayrı örgütlenmesi kabul edilemez” diyen sadece bölgede belli bir gücü olan Halkın Kurtuluşu, TİKKO ve Aydınlık kaldı. Onlar da söz konusu direnişten ötürü ciddi kayıplara uğradılar.

Darbe sonrası değişik nedenlerle PKK büyük bir yükselişe geçti. Fakat daha garibi, ona karşı çatışanlar dahil sosyalist örgüt kırıntılarının PKK’ya bakışı hayranlık düzeyine sıçradı.    

Başka deyişle -bir işe yaramaz ama- solda bu konuda bir ilk suçlu aranacaksa Kürtleri ve bölgeyi ilk gözden çıkaran sosyalist örgütlerde aranmalı o suç.

ŞİMDİ NE YAPMALI?

Bir şey yapacak, bu konuda bir irade gösterecek potansiyel bulunmadığından şimdilik bu soru anlamsız. Hem şoven Türkçülüğe, hem Kürtçülüğe, hem iktidara karşı tavır alabilmek çok büyük cesaret gerektiriyor. İdeolojik ve fiziksel cesaret… Böyle bir şeyi kim yapabilir? Geçmiş deneyimler ve onu göze alanların ne hale getirildiği ortada.

Bunu az buçuk son TKP yapmaya kalktı, zorluğu gördüğünde her seferinde geri bastı. Muhalefet zaten ilk önce içten geldi. TKP’nin bölünme nedenlerinden biri de zaten budur. Türkçülük-Kürtçülük mücadelesi ekseninin baskısına dayanamamak… Daha az dayanıklı olanlar ayrıldı, ama geride kalanlarda da hala Kürtçülük var, Türkçülük de var. İkisine birden sert tavır almak gerekiyor. İkisinin birden sol milliyetçiliğini, ortak milliyetçiliğini yapmak gerek. Gerçek yurtseverlik. Kim yapacak?

Peki bunu yapmak doğru mu? Onu da bilmiyorum tam olarak, bu nasıl siyaset yazısıysa, belki bekleyip güçlenmek gerekiyor.

Emin olduğum bir şey: Zaten çok zayıfsanız böyle büyük politika sorunlarına yelken açamazsınız. Limandan her ayrılışınızda rüzgar sizi bir oraya çarpar bir buraya. Ayakta kalamazsınız.

Geminiz güçlü, gövdeli, kemikli olacak. Rüzgarla hemen sağa sola yatmayacak. Bunun için halk katında kök salacaksınız. Kök salmak için halkçı siyaset, halkçı örgütlenme yapacaksınız, emek siyasetini öreceksiniz. Bunun ideolojik mücadelesini yürüteceksiniz. TTB imiş, SES miş, DİSK miş… bu türden zararlı yapıları elinizin tersiyle itecek, gerekirse köteği basacaksınız. Bunun yapamazsanız gündelik büyük politikanın küçücük “optimist”leri olarak büyük büyük lobilere karşı hobicilik düzeyinde kalacaksınız.

SOLMETRE ÇIKTI, SOLCULUĞUN BOYU ORTAYA ÇIKTI…  Asıl yazı şudur işte:  http://www.insanbu.com/a_haber.php?nosu=1787

Yazıda örnek verilen ilk prototip ÖDP’den. İkincisi Vatan Partisi’nden.

O yazının birinci yorumunda belirtildiği gibi liderlerin solculuğunu ölçsek artı veya eksi yönde çok değişik puanlar çıkabilir. Bu puanlar ortalama taraftarın düzeyini gösteriyor.

HDP’li ortalama bir taraftarı da puanladım örneğin. Puanları (1-5-0-0-4) (3-3-1) (2-3-1-2-2)

Ortalama: 2.11

PROBLEM: Bu ölçeğin şu ana dek kimsenin dile getirmediği aksayabilecek bir noktası var, ama tuhaftır puanlamayı pek fazla değiştirmiyor. Ama değiştirebilir, belki buna da sonra değiniriz.

Kaan Arslanoğlu

Facebook
yorumlar ... ( 59 )
03-06-2015
03-06-2015 09:27 (1)
Yazı resminin sol haberinde büyültülerse yazının şöyle başladığı görülüyor: Apocu ajanlar bahane edilerek, faşist... Ve pankartta şu yazıyor: AZADİYA MİLLETAN YEK BUNA HELKAN (Milletler Özgür Halklar Birlik Olmalı...) K.A.
03-06-2015 11:52 (2)
"Daha az dayanıklı olanlar ayrıldı, ama geride kalanlarda da hala Kürtçülük var, Türkçülük de var. İkisine birden sert tavır almak gerekiyor. Kim yapacak?" demişsiniz. Kürtçü ya da Türkçü olmayanlar. Halkın sorunlarının çözümünün Kürtçülük veya Türtçülük ile çözülemeyeceğini bilenler/sananlar. Kürtçülük veya türkçüük diyenlerin aslında ... Zaten çok zayıfsanız böyle büyük politika sorunlarına yelken açamazsınız. Limandan her ayrılışınızda rüzgar sizi bir oraya çarpar bir buraya. Ayakta kalamazsınız.demişsiniz O halde Hemen limandan açılmak yerine karada sağlam gemiler inşaa etmek gerek. Elinize sağlık nebil...
03-06-2015 12:57 (3)
o bi problem mi? bariz bi hata mı? nasıl öyle olduğunu düşünüyore kaç gündür. hesaplamalara bakıyore. ama cıksss. aile celsesi talep ediyore. a.y.a. hürmetsss
03-06-2015 12:57 (4)
Kürtçülük ve Türkçülük ancak ulusal devlet içinde anayasal vatandaşlık ile çözülür... "Ulusalcı"larla aynı şeyi söylüyorsunuz... (zorba)
03-06-2015 13:06 (5)
Yok 4 numara Zorba arkadaş, bir kişi sosyalist ise eğer bu topraklarda ayrı veya aynı devlet içinde sosyalizm nasıl kurulur, ilk ve en önemli mevzusu bu olmalı ve sosyalistler bunu aynı örgütlerde birlikte kararlaştırmalı diyorum. Hiç alakası yok. Kürtler bu derece batıya yayılmasaydı ve ayrılma bu nedenle iç savaş tehlikesi arz etmeseydi, Kürtlerin yaşadığı toprakların ayrılmasına (eğer sosyalizme yarıyorsa ve emperyalist emirlerle yürütülmüyorsa) zerre kadar itirazım yok. Ama bunu (ayrılmayı) Kürtlerin büyük çoğunluğu da istemiyor artık. Bu durumda etnik örgütlenme kendisine solcu sosyalist diyen birinin asla kabul etmeyeceği bir şey olmalı. Ulusal devlet bilmem ne, bunlar emperyalist (hiç de millici değil) jargonun bize kabul ettirdiği saçmalıklar. Eşit biçimde barış içinde yaşa da ismi ne olursa olsun. Fakat ABD ci AB ci güçler hem Kürtçülük, hem ulusalcılık üstünden tavşana kaç tazıya tut diyor. SONUÇ: Sosyalizm olmadan bu da çözülmez. Çözecem diyen yalan söylüyor. Kaan A.
03-06-2015 15:44 (6)
Bakış açısı çok doğru. Ama bu işler nasıl olacak? Belki bu fikirler birilerine yol açar, bir zaman sonra kitleler buradan yürür. Kim bilir.. Ateş Benli
03-06-2015 15:45 (7)
"Eşit biçimde barış içinde" ancak vatandaşlık anlaşmasıyla yaşanabilir. Aslında aynı şeyi söylüyoruz...Siz vatandaşlığın dışında ne tasarlıyorsunuz onu anlamadım. Fransiz devrimcileri bunun çözümünü böyle bulmuş. Sizin başka keşfiniz mi var? Bu vatandaşlığı da Anayasal bir ulusal bir devlet sağlayabilir. Ulusal devlet dışında, ne sosyalist ne kapitalist hiç bir devlet yapısı yok dünyada şu anda.. Eğer eski köleci ya da feodal devleti savunuyorsanız bilmem.. sağlıkla.. zorba
03-06-2015 16:44 (8)
zorba, the greek? cause it sounds all greek to me! imza: irene papas
03-06-2015 17:30 (9)
Sayın Zorba, ulusalcı ve liberal sözde tartışma sizin ufkunuzu iyice daraltmış. Evet, eşit ve barış içinde yaşama anayasaya da yazılabilir, ama o anayasayı kim yapacak, problem burada. Sosyalist devrim yapacak bunu, ŞİMDİKİ GİBİ DEĞİL. ABD ve AB masaya uşaklarını toplayacak, anlaşacaklar veya iç savaş sonrası kan denizinde herkes birbirine düşman olacak, öyle değil. Boşuna demiyoruz sosyalist ideolojik hat bitmiş diye. Bunları 30 yıl öncenin devrimcileri ezbere bilirdi, kimse ulus devlet şudur, anayasa budur diye b.tan akademik dili kullanmazdı, herkes devrim derdi. Böyle anlaşamayız. Fransız devrimcileri neyi çözmüş değerli kardeşim, o konuda hiçbir şey çözmemiş. Başka yol yokmuş. SOVYET DEVLETİ ne peki? Beğenmiyorsak ki beğenmiyecek bir sürü noktası var (yine de gelmiş geçmiş en iyi model) yenisini yaparız. İlla model mi ithal edeceğiz, kendimiz yaparız. Ama bir noktada haklısınız: Bu iradeye o kadar uzağız ki, bahsetmesi bile insanlara saçma geliyor. Kaan Ars.
03-06-2015 21:19 (10)
pkk sadece 40 000 insanın ölümüne yol açmamıştır. pkk nin asil katilliği şudur. pkk bu topraklardaki (aslında bence tek bir halk ama neyse,ortak tarih ve kültür anlamında ) iki büyük halkın güçlerini kullanarak ortaklaşa kurabileceği , sol değerlere sırtını verecek ortak gelecek ihtimalini öldürmüştür. 37 yıl geçti . bundan sonrası çok zor. kimseninde sol değerler dediğimiz emek özgürlük insan hakları eşit yurttaşlık adaletli gelir dağılımı gibi değerleri umursadığını zannetmiyorum. çünkü kimsenin ortak gelecek düşüncesi yok gibi . ( istisnalar tabii ki var ama yok denecek kadar da az sanki ) şimdi siyasi güçler sadece bu cepheleşme va kamplaşmalardan kendine yakın olan kısmında aslan payını alma derdinde. ortak olarak herhalde sadece din kardeşliği kaldı ve akp de zaten bunun üzerinden yürüdü.pkk kürt milliyeçiliğini körükledikçe karşısında türk milliyetçiliği her zaman olacaktır. daha da ilginci kafatasçı milliyeçilerle özünde ırkçı olmayan kemalist ilerici ve aydınlıkçı ,devamı var
03-06-2015 21:20 (11)
devamı vardan devam... ulusalcılar birbirlerine baya yakınlaştılar ve ılımlı bir diyalog sürecine girdiler. umarım bu diyalogdan ırkçılar akıllanarak çıkar. en azından sol menşeeli ilerici tarafın en az onlar kadar yurtsever olduklarını görmüş olurlar. bu da geçmişte sola düşman olan milliyetçi tarafın sola biraz daha yakın ve hoşgörülü olmasını sağlar. chp mhp yakınlaşması kim ne derse desin bu diyaloğun ilk sinyalleridir. bu diyalog türkiye solu taraftarlarına mutlaka moral verecektir. bir cephe açılırken belki başka bir cephede en azından ilerisi için kapanacaktır. daha birşey olduğu yok ama bunu değerlendirmek türkiye solundan yana olanlara bağlı. burada şu çok önemli türkiye solu demek türk solu demek değil. çünkü türkiye solu içinde kürt olup ta beraber yürüme düşüncesinde olan aklı başında çok kürdün olduğunu düşünüyorum. fakat organize ve sinerji yaratcak bir örgütlükte değiller. zaten pkk var oldukça onlar da sessiz kalmaya mahkum gibi. buradaki en önemli husus şu devamı var 2
03-06-2015 21:20 (12)
ne olursa olsun türkiye solu , sol mücadeleyi pkk hdp vb benzeri odaklara bırakmamalıdır. bunlara tepki verirken sol değerlere her zamankinden çok vurgu yapmalıdır. askeriyenin bir lafı vardı. şöyleydi. bizim en büyük hatamız barış kavramını pkk ye bırakmamızdı. evet pkk hem vurdu hemde sanki sadece vurulanmış gibi barış edebiyatı yaptı mazlum göründü. işte türkiye soluna inanlar bu kürt hareketinin tuzağına düşmemeli. hem kürt hem de türk olan ortak mücadeleden yana insanları bunlara kaptırmamalı. bu gün çok genç özellikle geçmişi bilmeyen yeni yetmeler umut olarak hdp yi görüyorsa tehlike büyüktür.
03-06-2015 22:49 (13)
Yorumlarda hala baskın görüşlerin etkisi var. Yazınız solun şu anki durumunu doğru bir şekilde analiz ediyor. Bazı konulara siz de ben de cevap veremiyoruz. Sosyalistlerin Kürt siyasetinin baskın olduğu illerde ayrı bağımsız bir siyasi güç oluşturma şansı yok gibi. Sizin tespitlerin dışında yorumlara ilşkin yorumda bulunayım. Bugün Fransız ulus devleti modeli 1920'lerdeki modeli tartışma bize çözüm olarak sunulamaz. Bugün bunu gerçekleştirme ihtimali yoktur. Aynı şekilde ekonomide de karma ekonomiyi savunmakta bir o kadar anlamsız. Bugün cumhuriyet dönemiyle kavgaya girişen solu da anlamıyorum. Bugün için geçmişi tartışmanın bize kazandıracağı bir şey yoktur. Artık geçmişi değil bugün ne yapabilirizi tartışmamız gerekiyor. Sovyet modeli Kaan Arslanoğlu sizin dediğiniz gibi eksiklerine rağmen en iyi modeldi. Ama bugün yeni modelde oluşturabiliriz. Hala asimilasyon düşünenlerde hayal dünyasında yaşıyor, İstanbul'daki Kürtleri batıdaki Kürtleri hesaba katmayanlar da ç.
04-06-2015 01:51 (14)
Kaan bey kusura bakmayın o kadar tuhaf şeyler yazıyorsunuz ki her yanıtınız bir iki sayfa ders vermeyi gerektiriyor; marksist bir ön eğitiminiz yok görünüyorsunuz. çünkü hiç "sosyalist ulus" kavramını duymamış gibisiniz. Bunun için bu son iki notum izninizle:1- Önceki paragrafta “Apocular adıyla bilinen Kürt örgütünün öteki güçlü Kürt örgütlerini sindirip yutmaya başlaması ve sola karşı şiddetini artırmasıyla, başta Dev-Genç kökenliler olmak üzere (Dev-Yol, Dev-Sol,vb.) bu baskıyı göğüsleyemeyen ya da kolaycılığı seçen" sonra da "solda bu konuda bir ilk suçlu aranacaksa Kürtleri ve bölgeyi ilk gözden çıkaran sosyalist örgütlerde aranmalı o suç" yazmışınız Yani Apoculara karşı aynı acımasızlıkla kaleşnikofla ev basma katliam infaz işlerini iyi yapamamışlar diye suçluyorsunuz Farkında mısınız? Bu kadar vahşi olacağınızı düşünmemiştim açıkçası 2- 30 yıl önce ulusal devlete saldırmak kimsenin aklına gelmezdi gülerlerdi Ulusalcılık suçlaması liboşlukla birlikte Birikim'le yeşerdi dert TC ç
04-06-2015 01:51 (15)
Kaan bey kusura bakmayın o kadar tuhaf şeyler yazıyorsunuz ki her yanıtınız bir iki sayfa ders vermeyi gerektiriyor; marksist bir ön eğitiminiz yok görünüyorsunuz. çünkü hiç "sosyalist ulus" kavramını duymamış gibisiniz. Bunun için bu son iki notum izninizle:1- Önceki paragrafta “Apocular adıyla bilinen Kürt örgütünün öteki güçlü Kürt örgütlerini sindirip yutmaya başlaması ve sola karşı şiddetini artırmasıyla, başta Dev-Genç kökenliler olmak üzere (Dev-Yol, Dev-Sol,vb.) bu baskıyı göğüsleyemeyen ya da kolaycılığı seçen" sonra da "solda bu konuda bir ilk suçlu aranacaksa Kürtleri ve bölgeyi ilk gözden çıkaran sosyalist örgütlerde aranmalı o suç" yazmışınız Yani Apoculara karşı aynı acımasızlıkla kaleşnikofla ev basma katliam infaz işlerini iyi yapamamışlar diye suçluyorsunuz Farkında mısınız? Bu kadar vahşi olacağınızı düşünmemiştim açıkçası 2- 30 yıl önce ulusal devlete saldırmak kimsenin aklına gelmezdi gülerlerdi Ulusalcılık suçlaması liboşlukla birlikte Birikim'le yeşerdi dert TC ç
04-06-2015 02:23 (16)
Sayın 14 numaralı yorumcu, sanırım 15 numaralı yorumcuyla aynı şeyleri düşünüyorsunuz. İkinize birden cevap vereyim izninizle. Bana haksızlık yapıyorsunuz. Marksizm ilk öğrenimimi Adapazarı Fredrih Engels Paşa ilkokulunda tamamladıktan sonra, Sivas Mareşal Antonyo Gramşi meslek lisesinden mezun oldum. Daha ilerisine maddi durumumuz nedeniyle devam edemedim. O yüzden 1. maddede izah ettiğiniz yüksek Marksist mantığı kavrama olanağım bulunmuyor. 2. madde zaten düşmüş sanırım. Marksizmi sizin kadar bilmem, ama Rus devriminin önderi bu büyük şahsiyet Groucho Marx'ın "benim bu site yazarlığından istifamı kabul edin, çünkü beni bile yazar yapacak bu düzeysizliğe katlanamam" lafını bilirim. O kadar da cahil değiliz yani. Saygılar. Kaan Ars.
04-06-2015 08:17 (17)
13. yorum bana aittir. 14. ve 15. yorum bana ait değildir. Bu yorumcumuz zannederim ç.'yi siz zannediyor. O nedenle ç. yazdığını düşünüyorum. Öncelikle liboş sözcüğünü kullanmam kullanmayı da sevmem. Zaten liberal kavramının övülecek bir yanı da yok. Liberal diyince liberalizmi övmüş olmuyorsunuz. Ulusalcı yorum yazan arkadaş bir de benim ve sizin ulus devlet eleştirimizden de hoşlanmamış. Şu anki toplumsal yapıda yapılabilecek önerilerinizi bekliyoruz. Kürtleri Türkleştiririm diyecekseniz bu uygulanırsa bu ülkedeki ne Türkler ne de Kürtler yaşayabilir bir de üstüne solda yok olur. Yugoslavya gibi. Kürt sağı ile Türk sağı kazançlı çıkar. Türk ve Kürt bir de uluslararası burjuvazi karlı çıkar ç.
04-06-2015 08:17 (18)
15 numaralı yorumcu, Kaan Arslanoğlu bence doğru ve önemli bir şey söylemiş. Bundan nasıl 'kalaşnikofla ev basma'yı çıkardınız gerçekten anlamadım. Ateş Benli
04-06-2015 10:04 (19)
Çok kitap okumak ya da marksizmi türkiye tarihini çok iyi bilmekle olmuyor sadece,önemli olan doğru bakış açısına sahip olabilmek.deneyimleri birikimleri doğru değerlendirenikmek birde karakter de önemli diye düşünüyorum. Pınar benli
04-06-2015 10:40 (20)
Çok net anlaşılır söylenen şeylerden nasıl bu kadar yanlış şeyler çıkarılırıp senaryolar yazılabiliyor kafa karıştırıcı. Katılmak ya da beğenmek inanmak zorunda değil kimse ama bu kadar anlaşılabilir düşüncelerden bambaşka yerlere gidiliyor algılayamıyorum. Pınar benli
04-06-2015 10:48 (21)
Gayet ciddi bir sosyal zeka sorunu var insanlığın Pınar hanım. Bunu dediğimizde kızıp, hakaret sayıyor sosyal embesil kafa. Ama bu bilimsel bir gerçek ve hiç ama hiç eğlenceli değil. Benim benimsediğim kurama göre insanlığın ve bizim toplumumuzun en ciddi engeli bu. Bunu dediğimizde bazıları diyor ki "velevki doğru, ama bu ciddi bir siyasi-ideolojik saptama olamaz, bu hiçbir şey dememektir." Bunu deyip oturmuyoruz ki, görüldüğü gibi bir sürü şey yapmaya çalışıyoruz. Ama insanın aptallığını söylemek boş konuşmaktır diyen kafa, örneğin kendisi de sanatçı, edebiyatçı olduğu halde edebiyattaki yolsuzluk sarmalını ortaya koyan bildirimize en ufak destek vermiyor. Bunlara sosyal embesil demek bile fazla, sosyal idio olabilirler ancak. Saygılar. Kaan Ars.
04-06-2015 11:17 (22)
Disleksi... Kronik bulgur entoksikasyonu... Fenilketonüri... Doğumsal Hipotiroidi... İdrak yolları enfeksiyonu... Sonra da ben bunları söyleyince vik vik vik... Karşısındakinin ne dediğini anlamaya sıfır çaba sarfedip benim sanatçısı olduğum organlarından kapabildikleriyle serbest stil çemkiriş... Moron sözcüğünün etimolojisi çok ilginçtir! a.y.a. hürmetsss
04-06-2015 21:28 (23)
merhaba . 10,11,12 nolu yorumları yazan sıradan kişiyim. bunu neden söyledim a.y.a nın o meşhur tanımlamalarına maruz kalmamak için. neyse yalnız a.y.a denen arkadaşa şunu söylemek istiyorum , türkçe yaz. yazıp gideceğim. yazma nedenimi yazayım. maksizimi iyi bilmek için iktisat bilimini de bilmek gerekir diye düşünüyorum. ayrıca çok yıllar önce yazılmış birşey teknik olarak bazı hususlarda yanılabilir de ancak şu var genel hatlarıyla hayata bakış ve duruş anlamında marksist düşünnceyi KA abimizin iyi bildiğini düşünüyorum. kendisine yapılan saygısızlığı kabul etmiyorum. adam hem tıp doktoru olmuş başlı başına bir olaydır hem de yıllarca yazmış okumuş . bu kadar yazan okuyan bir adam okumadığı bilmediği bir düşünceye herhalde eleştri getirmez kendini zorda bırakacak aptallığa girmez. bunu yapmayacak erdeme de sadece ka değil hayatını okumaya yazmaya adamış her aklı başında insan sahip olur.bir insanın bu kadar okuyan yazana cahil demesi ya cahil cesareti ya karşısındakini tanımama__
04-06-2015 21:28 (24)
ya da kıskançlıkla açıklanabilir. lütfen biraz bilinç ve saygı.
04-06-2015 21:39 (25)
Sayın 23, 24 nolu kardeşim. Aman diyeyim, aya bunu okuyup bir hışımla dalmadan ben araya gireyim dedim. AYA 14, 15 nolu yorumcuya veriyor veriştiriyor, size veya bana değil. Yanlış anlama olmuş. aya yapmaz öyle saygısızlık, kendisi de kitap kurdudur. :))) Saygılar. K.A.
04-06-2015 23:03 (26)
allah razı olsun saygıdeğer Fantom. halipürmelalime tercüman olmuşsunuz. cenab-ı hakk yolunuzu daim ışıklı kıla. amin. 3 gulhu 1 elham. bi daha amin. bu arada, etanol gerçekten toksik bişi. a.y.a. saysss; kitap kemirsss
04-06-2015 23:03 (27)
sevgili ka bunu biliyorum 14 15 i okumuştum . yazının başında birazda içten bir tebessümle belirttim zaten. fakat aya nın sağı solu belli olmaz. benim merak ettiğim neden o şekilde yazdığı. hayatı iplemez bir tavrı ve rahatlığından mı kaynaklanıyor. birde şu var. bu terimlerin türkçe karşılığını çok merak ediyorum netten araştırsam bulabilir miyim. tıbbi terimler olsa gerek. bu laflara maruz kalanlar bir ön araştırma da yapmak mecburiyetindeler. insanı neden yoruyor bu aya arkadaş. neyse iyi geceler herkese.
05-06-2015 00:11 (28)
kronik bulgur entoksikasyonu kopiraytı ve hatta yesorraytı şahsıma ait bi tanımdır. ama burda çokça açıkladım. tekrar etmiciğm. idrak yolları enfeksiyonu sanırım anlaşılmayacak bişey değil. diğerleri tıbbi terimlerdir. önaraştırma yapmak çok zamanınızı almaz. yorulmak o kadar kötü değildir hem. hayatın neresinin ipleneceğini henüz çözebilmiş değilim. rahat olsam burda işim ne? huzursuzum. huzur islamda ya da toprağın altında olsa gerek (bakınız R.I.P. - pe orada peace'i temsil eder. peace de selamet, barış, huzur anlamlarına gelir. saadet bliss'tir. ignorance is bliss'ten bilirsiniz). poyraz esince biraz aklım başıma geliyo. yoksa bulut bende mebzul. iz it kıliğr? a.y.a. süpürsss... yarın gomprodorlarla toplantım var. cüccükburcuvayım ya... harcamaları garantiye almak lazım. a.y.a. bi daha silsss
05-06-2015 14:11 (29)
Ben bu yazinin neresini düzelteyim demek yeterlidir saniyorum. Simdi taaa Halkin Kurtulusu'nun nasil bir provokatör örgüt oldugundan günümüze gelmek, sonra sosyalist insan nasil milliyetci oluru gereksiz yere bir kez daha tartismak vs vs... Politik patinajlardan kurtulamadik hic... Dogan Demir
05-06-2015 14:20 (30)
Halkın Kurtuluşu provokatör örgüt ise Evrensel Kültür'de ne işiniz vardı sayın Doğan Demir. Ben mi yanılıyorum. Sol bir örgütün Kürt milliyetçisi bir örgüt olduğunu düşünüyorsanız, yine oralarda ne işiniz vardı? Yoksa başka bir şey mi demek istiyorsunuz? Kürtçülüğe köle olmamak mı milliyetçilik, hangisi? Sosyalist insan nasıl milliyetçi olur: Türkiye'de Kürt milliyetçisi olarak mı? Bir şey anlamadım yorumunuzdan. Bir zamanlar gazetesi 50 bin satan bir örgüt provokatörmüş, elli bin kişi fark etmemiş, şimdi birkaç bin kişilik gruplar mı bunu fark ediyor? Bunu sizden başka söyleyen varsa onları da bilelim. Aydınlanalım. Karanlık kaldık anlayacağınız. Kaan Ars.
05-06-2015 19:53 (31)
sevigili ka , ahmet hakan yılmaz özdil e faşist demiş. yılmaz özdil hdp konusunda tam da bizim gibi bir derdi olmasa da tavır anlamında bizle aynı tarafta bu konuda. ahmet hakan silahlarla değil sözcüklerle siyaset yapıyorlar diye güzel bir algı banyosu yapmış okuyucularına ama özdil yazılarını okuyup ta hak vermemek te elde değil. hdp türkiye partisi olmak için çabalıyormuş. chp de türkiye partisi ama arkasında kendisine özel bir ordusu yok. istediğinde adam vurup bomba patlatmıyor. istediğinde kimseye namlu gösterip dağla da tehdit etmiyor. siz ne diyorsunuz sevgili ka
05-06-2015 20:37 (32)
Yazıda belirtmiştim, "faşist" kavramının da içi tamamen boşaldı ve aslında bir şey ifade etmiyor. Herkes birbirine faşist diyor kolaylıkla. Kimse kendine bakmıyor bunu söylerken. Şimdi güya Hürriyet, CNN liberal basın ya! Türkiye standartlarında evet liberaldir, aslında demokrat bile değiller. Bunlar demokrat bir yayın yapıyorlar mı mesela, Ahmet Hakan yapıyor mu? Demokratı geçtik, gerçek gazetecelik yapıyorlar mı? Bunlar sürekli biçimde belli olaylara, olgulara, siyasi gruplara, kişilere kapalıdırlar. Her neyse şimdi düğmeye basılmış, büyük sermaye, Doğan Grubu, AB ve ABD, HDP diyorlar başka bir şey demiyorlar. Günler hep onların, bugün de onların günü. Siyaset bu, gazetecilik bu. İnsanları kandırmak. Kaan A.
06-06-2015 14:57 (33)
Böyle etmeli belki, Özdemir İnce'nin ettiği gibi. http://ozdemirince.com/cumhuriyet-turkunun-kimlik-sorunu-mu-var-2/
06-06-2015 17:02 (34)
Sol mücadele açısından yurtseverlik sahiden de bir tercih değil,zorunluluktur. Yurtseverlik ulusal ölçekte kavga verilecekse bir zaruriyettir...Bu topraklara yurtseverlik bağlamında ayağını güçlü basmayan,pivot ayağı yurtseverlik olmayan bir solun ne şansı vardır ne de inandırıcılığı…Emparyalizmin elini güçlendiren her bölgesel müdahaleye,kırıntısı kaldıysa kalan direnci de sıfırlayan saldırganlıklarına,haritaların yeniden dizaynına karşı karşı emekçi- yurtsever bir mücadele olmazsa olmaz bir zorunluluktur. Emekçi sınıfların enternasyonalizmi de daima emekçi sınıflar ulusal ölçekte ağırlık koyduğunda güçlenir.Bunu yaparken başka uluslara yönelik halk düşmanı politikalardan uzak durulması gerekiyor.Böylesi düşmanlıklara asla hayırhah bakamazken karşı cenahtan gelen saldırılara-utanmazlıklara da hayırhah bakmamızı mı bekleyeceksiniz?Yok öyle yağma!…Kimse bizden bönlük falan beklemesin.Önce samimiyet ,önce sağlam omurga. Caner E.
06-06-2015 21:21 (35)
Yurtseverlik utangaç milliyetçiliktir. Sen kendine yurtsever dersen, 19 mayıs kutlamaya kalkarsan, öbür adam da "ezilen ulus milliyetçiliği" argümanıyla Kürt yurtseverliğini senin burnuna dayar. Ondan sonra çık bakalım işin içinden. Zaten bu devrimci yurtseverlik lakırdıları sol mücadeleyi güçlendiren bir şey olsaydı, TKP ikiye bölünmezdi.
06-06-2015 21:23 (36)
Yazıyı okumadan ezberinden yorum yazan yurdun okumaz bilicilerinden biri daha...
06-06-2015 22:21 (37)
Kaan ars'lana içerik olarak katılıyorum. İtiraza söz konusu olan kürdistan bölgesinde Dev_yol HK ve DS nin PKK baskısına dayanamayıp geri çeklidiğini SUÇ olarak görülesine karşılık ''ne yapacaklardı onlarda keleşleri alp saldırmalaramı gerekirdi ''akıl almaz bir yöne çekilimesi. Ben ise bunun tersini söylemek istiyorum.Hayır geri çekilen olmadı PKK zaten sanırım 12 eylül gelmeden 8 ay önce o söz konusu çatışmalardan tükenmiş olmasıydı. Var olan kadroları tutuklanmış,apo da suriye'ye geçmiştir. Yani esas dayanamayan bana göre PKK dır. Zira Dev-Yol Diyarbakırda 12 eylüle kadar örgütlenmeler içindeydi. Daha sonra orta anadoluda kır gerila güçlendikçe o tarafa çekilme olduğudur. Yani PKK dan çeklime değil koşulların getirdiği çekilme. . Bu konuda son Memduh Uyan ''Kardeşim Hepsi Hikaye'' adlı kitapta var.Evet Devrimci yol o bölgelrede HK gibi müdehale vardı.Ama unutmayalım HK zaten küylü ordusu anlayışına (denizgillere dayanan ) etkisi vardı diye düşünüyorum. T.Şen
07-06-2015 00:20 (38)
özdemir ince yanılıyo ya da kaynağı yanlış. 11. yy ikinci yarısında anadolu topraklarında bırakın 5-10 milyon insanı, 3 milyon nüfus bile yoktu. ve bu insanların çoğu hiç de ortodoks falan değildi. helenize olmuş "urban" alanlardaki nüfusun ortodoks olması başka meseledir. ayrıca bu mantığa göre kabaca Hatay-Van hattının güneyini hiç anadolu saymıyor olsa gerek. çünkü o bölgede 11. yyda katmerli nüfusa ulaşmış müslümanları da hesaba katmıyor. monofizit kiliselerin ne olduğu konusunda bi malumatı vardır kendisinin. ama bunu sanırım atlamış. yine Kafkas halklarının o dönemlerde pagan-hristiyan kırması inançlara sahip olduğunu da unutmamalıydı. ha bi de son not: 1071 masalını unutun. 1040'tan evvel doğu roma kayıtlarında "turukoman" paralı askerlerin Şavşat-Erzurum hattındaki roma kalelerinde kışladığı yazılı. 250-300 bin türkün buraya 11. yy. sonunda gelip milleti dönüştürdürüğü efsanesi üfürük yani. sadece çepni çadırlarının sayısı 120 binken hele... a.y.a. sayı saymaya davet etsss
07-06-2015 09:35 (39)
Yarınki seçimler öncesi son yorumda bulunayım. HDP,CHP gibi partilere sistemin değişmesi için oy verecekseniz hiç vermeyin. Ama iktidarın tek başına iktidar olduğu takdirde yapacaklarına yönelik endişeleriniz varsa oy verebilirsiniz. (Bu endişeler haklıdır. Suriye'de yaşananlar ortadadır. Tek başına iktidar olmayı hedefleyen iktidar 2011'de MHP'yi baraj altı bırakmayı amaçlarken,bugün HDP'yi amaçlıyor) HDP ve CHP'yi Doğan Medyasının desteklemesinin nedeni bu partilerin sistem karşıtı olmamaları, bir de yarın için Karamehmet'in başına gelenlerin onların da başına gelme ihtimali olması). Sistem karşıtı olarak KP giriyor. HKP'ye de sistem karşıtı diyebiliriz. Vatan Partisi'ne diyemeyiz. Bugünkü TRT seçim konuşmasında komşu ülkelerle dostluk ucuz enerji sağlayıp Türk Sanayicisini(burjuvazisini) geliştireceğiz demiştir. KP'yi eleştireceğim nokta Kemal Okuyan seçim sonrası CHP'li dost milletvekilleri ile ilişkimiz devam edecek demiştir. (aykırı sorular sol portaldan ulaşabilirsiniz) ç.
07-06-2015 09:35 (40)
HDP'ye destek konusunda Kürt hareketinden daha çok eleştirmeden destek veren eleştireni de ulusalcılıkla suçlayan HDP'yi sosyalist gören solcularda sorun var. HDP kendini radikal demokrat olarak adlandıran bir partidir. Sistem karşıtı değildir. (Apolitize insanlar da sosyalizm diyince Ufuk Uras ve yetmez ama evetçiler akıllarına geliyor en büyük problem bu) İktidar ise bizim gibi düşünmüyor. Şu anki tabloda da iktidar HDP'nin barajı geçmemesi üzerine siyasetini kurgulamış durumda. Oy sadece bu durumu bozma işlevi görebilir. KP'ye verilecek oy da sistemi eleştiren bir partiye oy verilmesi anlamı taşır. Şu anki iktidar ise barajı geçmeyecek partiye oy verilmesini tercih eder. Zaten onun için ulusalcıların bakış açılarını manşete taşıyor. ç.
07-06-2015 09:35 (41)
Veba, Anadolu halkının dörtte üçünü sildiği için Özdemi Ince nin rakamları doğrudur ama Türkçe konuşan toplulukların 1071'den önce yoğun olarak Anadolu'da bulunduğu da çok doğrudur. Bunların büyük kısmı Hıristiyanlaşarak rumlaşmışlardır. Ama kimsenin 1923'e kadar kendisini Türk olarak adlandırmadığına dikkat çekerim. Oysa Ta o dönemlerde Kürt kimliği bir etnik kimlik olarak var iken, türk kelimesi tarih boyunca hiçbir topluluk Tarafından etnisiteyigösteren bir kelime olarak benimsenmemiştir. Kaan bu konuda ciddi cahillik yapıyorsun, Kürt, türk etnik Milliyetçileri biçiminde konuşarak. Bu iki kelime aynı boyutta anlam ifade etmiyorlar, bu kelimeleri denk anlamda kullanmak, ciddi bir çarpıtmaya yolaçıyor. Mİ
07-06-2015 10:39 (42)
Mutluhan kardeşim, fikirler ayrı olabilir, ama ne bu dil! Daha önce falanca yazıyı okumamış editör diye bana sataştın. Sanki bir yazıyı okuyunca ve burada yayımlanmışsa katılmam zorunluymuş... Şimdi de ciddi cahillik yapıyorsun diyorsun :)) Bir de Türk etnik milliyetçileri sözünü nerede kullanmışım, bulamadım. Türkçülük diyorum falan feşmekan... K.A.
07-06-2015 12:09 (43)
Galiba sana takmış durumdayım, netekim ensendeyim. İşte bu Türkçülük Kürtçülük olayı, türk kelimesi siyasi alana bu anlamı ifade eder vaziyette çıkmamıştır. Türkçülük Akçura döneminde sosyalist bir rejimi işaret eder biçimde çıkmış. Anadolu'da ise cumhuriyeti kuran halka sonradan verilen isimdir. Sonradan Sovyetler'i yıpratacak bir biçime sokulması için Turancılık haline dönüştürülmüştür, ancak pantürkizm, Kürtler gibi homojen bir Topluluk altyapısından yoksundur, bu nedenle içi boştur. Hayırlı pazarlar ve hayırlı seçimler dilerim Kaancım.
07-06-2015 12:09 (44)
Sorun bir Atatürkçü ve hem de Lacancı ile kavramlar üstünde, ulus kavramı üstüne tartışmanın umutsuzluğu sevgili Mutluhan. En önemli derdimiz KAVRAMSAL AÇGÖZLÜLÜK. Atatürkçüyse bir kişi 6 oku sonuna kadar savunsun. Arkasında dururum. Ama sosyalizmi bıraksın. Hem Kemalizm hem sosyalizm olmuyor, kandırıkçılığa giriyor. Böyleleri çok, kim yaparsa yapsın, isterse Denizler yapmış olsun. Atatürk sizden daha mı akılsızdı, isteyseydi sosyalistim derdi, sosyalist yolu seçerdi. Kürt milliyetçisiyse biri Marksizm, sosyalizm ayakları atmasın. Bir kişi veya parti işçiler arasında çalışmayı, işçi politikasını gündeminin en ön sırasında tutmuyorsa sosyalist olabilir, ama Marksistim demesin. Ama açgözlülükten, her şeyde bir numara olma ihtirasından hiçbir şeyi hakkıyla yapmıyor kimse, ama her kavramın da içine ediyor. Neyin ne olduğunu lafla değil icraatla gösterecek güçlü bir sosyalist hareket çıkmadıkça bu kavramlar hep orta malı fahişe kavramlar olarak kalacak. Naçizane buna karşı çalışıyoruz.KA
07-06-2015 12:50 (45)
Sevgili Kaan, bu topraklarda sosyalizm adına uygulanabilir olan gerçekçi tek program 6 oktur ama sana beğendiremiyoruz. Kafanız hayallerle dolu, bir hayalin nesini tartışalım? Kafanızda afaki bir sosyalizm tanımı var, hiçbir biçimde somutlaştırılamıyor, artık herkes sosyalizmi kimlik siyaseti ile bir tutuyor ki bu toksikasyondan siddin sene kurtulamazsınız. Kemalizm'i burnuna koymayan sosyalist arkadaşlara ne yazık ki binmiş oldukları trenin koştukları yönün tersine doğru HIZLA ilerlediğini belirtmek zorundayım. O treni bu coğrafyada doğru yöne yalnız Kemalizm sokabilirdi. Durmak yok, hayallere devam.
07-06-2015 13:02 (46)
Mutluhan, seni kavramların doğru kullanımına davet ediyorum, sen tipik bir Lacancı,tipik Kemalist olarak AÇGÖZLÜLÜĞE devam ediyorsun.Şunu diyorum: Mustafa Kemal'i beğenirim, severim, sayarım, ama sosyalist değildir.Sermayeye,yabancı sermayeye karşı değildir. Bunlar çok somut gerçekler, seninki laf salatası. Türk ulusunu oluşturmuştur. Saygı duyulacak bir şey. Ama Kürtleri ulus olarak tanımamış ve ezmiştir. Bu da somut gerçek, sizinki laf salatası. Toprak ağalığına karşı neredeyse hiçbir şey yapmamıştır özel olarak. Bu da somut. Sizinki laf salatası. Ulus da şudur: Toprak birliği(bir bölgede çoğunluğu oluşturma), dil, kültür, tarih birliği olan etnik grup. Kürtler bir ulustur. Ama sırf anlaşmak için ben bu tanımdan vazgeçeyim, Kürtler ulus değil, milliyettir diyeyim. Ne değişecek. Hayalcilik ne biliyor musun? Bu etnik grubu görmemek, hiçbir hakkını tanımayabileceğini zannetmek. Atatürk'ün 1923 öncesi Kürtlerle ilgili sözlerini de yayımlayalım bari. Ama siz M.K'dan daha iyi bilirsiniz.KA
07-06-2015 14:06 (47)
Sen Haklısın Kaancım, biz bu kafalarla daha çok uzun yıllar kaybederiz. Bu yolun sonunda ne sosyalistlerde ne de Kürtlere bir Kazanç yok, Kürtler Kürt kalacaklar ama ellerinden Silahı bırakamayacaklar. Ne büyük Kazanç değil mi? Atatürk'ün kaldıramadığı toprak ağalığını kaldıracakları da çok belli. Sosyalizm hayallerinle seni başbaşa bırakmak en iyisi sanırım.
07-06-2015 14:11 (48)
Mutluhan bey, hazır KA ile tartışmayı tatlıya bağlamışken sormak istedim :)) Bu ulusalcıların Kemalistlerin büyük bölümü şu malum tahliyelerden sonra Tayyip'e iyice yaklaştılar Cemaat bahanesiyle Erdoğan'ı her gün yağlayıp ballıyorlar. Daha kötüsü son üç seçimdir Erdoğan'ın işini kolaylaştıran taktikler benimsiyorlar. Bunlar tesadüf mü, ülke bölünüyorsa Erdoğan bölünmeyi önleyenler safına mı girdi, yoksa öününe gelen bizi mi düdüklüyor? Düşüncenizi gerçekten öğrenmek istedim. Bir dost.
07-06-2015 21:51 (49)
Dostum, herkesin her an her değişik kılığa girebildiği, kimliklerin birbirine karıştığı, doğrunun Yanlışa, yanlışın doğruya sürekli dönüştüğü bir coğrafya için her an her şey mümkündür. Orwell 1984'de sorunuzun yanıtını vermiş zaten.
09-06-2015 10:32 (50)
Toplumsal taşamı belirleyen üretim ve üretim ilşkileridir. Prouthonda iyi bir sosyalistti ama göremediği buydu. Günümüz de Türklük,Kürtlük toplumlara zorla giydilmeye çalışılan elbiseden başka bir şey değil. Bu ülkede ne Türkler Türk ne Kürtler Kürt olabilmişlerdir. Kürtler tarihsel ,kültürel dayanaklarıyla kürt olmaya çalışırken,Türkler yukardan devlet eliyle Türk yapılmaya çalışılan bana göre. Bu devlet eliyle Türk yapılma Kürtleri de kapsamış olduğundan bugünkü toplumsal mücadelede basamak olarak kulanılmaya elverişli halde oluşudur. Kürtler bgün siyasal bir tanımlama istemektedirler. Peki buna ilşkin ürettim ve ürettim ilşkileri varmıdır . Kürtler bugün bir çivi bile üretemez konumundadır. Yani Kendilerine özgü gelişmiş ne ürettimleri ne de üretim ilşkileri vardır. istedikleri sadece siyasal olarak tanımlanmak . Bunun içinde bu kadar ölümlere ne gereği vardı. ? Dağlarda ölen 50 bin kişi vardır ve o yoksul halkın arada kalıp çektiği ise kitaplara sığmaz. T.şen
10-06-2015 19:41 (51)
Hay allah nasıl da unutmuşuz, yurtseverliğin TKP’nin müseccel markası olduğunu,pek muhterem (35) numaralı yorumcu.Her kavram bu kavramı sahiplenenlerle özdeşleşmiyor,bilhassa hatırlatırım.Hadi Kautskilerin 1.Dünya savaşındaki bu problematiğe yaklaşımıyla ,Bolşeviklerin yaklaşım biçimini de masaya yatıralım o halde!TKP’nin(özellikle Okuyanların)yurtseverlik tarifi de genel tutumları da tepeden tırnağa yanlıştır.Dahası,Kemal Okuyan’ın ’’Türkiye solunun yurtseverlik sınavı’’ kitabı da epey arızalı bir içeriğe sahiptir…TKP’nin nesini konuşalım şimdi?Deveye boynun neden eğri diye sorsak çok daha isabetli olurdu!Acıdır ki,durum bundan ibaret.Ayrıca,kestirip attığın kavram tarifine de hiç katılmıyorum.Hakikaten isimsiz bir yoruma yanıt vermek ne kadar çileliymiş.Saygılar.Caner E.
11-06-2015 22:31 (52)
Sitenin sağ üst panosunda bu haberle ilgili atlet resmi neyin nesi diye hiç merak eden yok mu? Veya herkes biliyor mu kim olduğunu? Bilen varsa bir ses etsin... K.A.
12-06-2015 09:03 (53)
Yazı da site de sizin hocam, siz bilceniz
12-06-2015 09:03 (54)
m. ali aybar. mh
12-06-2015 09:04 (55)
Mehmet Ali Aybar.
12-06-2015 09:04 (56)
Aybar mı o?
12-06-2015 09:22 (57)
Evet, 1933 Balkan 100 metre şampiyonu, efsanevi TİP'in başkanı, lideri Mehmet Ali Aybar. K.A.
16-08-2015 14:25 (58)
Anti şovenist ilkesini tüm görüşmelerinde dayatan Kurtuluş idi... Antifaşizm, antiemperyalizme eklenen antişovenizm ilkesi yüzünden yaşanan tartışmalar hala hatırlardadır. Buna ek olarak anti sömürgecilik de vardı... Nasıl olur da Kürt sorunu ve Kürdistan'ı gözden çıkardılar yazabilirsiniz? Bu sadecede okurlarınızı değil tarihi çarpıtmaktır. Gelecek kuşaklar doğruyu öğrenmeliler... Halkın Kurtuluşu'nu anlatırken bir dönem adı Türkiye ve Kuzey Kürdistan Kurtuluş Örgütü olan Kurtuluş'u, Kürtlerin dışında tutmak aymazlıktır. Kadir Kıymet Bilir
16-08-2015 14:30 (59)
Bunu PKK'ya teslim olmak, onu Kürdistan'ın sol örgütü olarak tanıyıp, onun dediklerine uymaya başlamak anlamında kullandım, büyük laflar etmeye meraklı sayın Kadir ve Kıymet ve de Bilir kardeşim. Bilmiyorsam açıklayın o zaman: PKK 1978'den itibaren o illerde siyasi çalışmayı kendi iznine bağladı. Bunu kabul etmeyenleri öldürdü. Bahsettiğiniz Kurtuluş örgütü bu yasağı tanıdı mı tanımadı mı? PKK ile çatışmaya girdi mi? Öteki örgütlerle dayanışmaya girdi mi? Bu politikasını ne kadar sürdürdü? Bilgi eksiğimiz varsa tamamlarız. K.A.
DOST SİTELER
Toplam Giriş Sayısı : 2210836
Arama

İmzasız yazı yayımlanmaz. Yazıların sorumluluğu öncelikle yazarına aittir.