Alternatifsiz Kriz
Alternatifsiz Kriz’de, Türkiye
solunun geçmişinden getirdiği yükleri, yeni bir toplumcu alternatif
yaratmanın önündeki engelleri ve her şeye rağmen bu alternatifi yaratmanın zorunluluğunu kaleme alıyor
Mehmet Tanju Akad.
“Mevcut
sağ ve sol ezici çoğunluk itibariyle sekter ve iticidir. Kendi kuyusunu
kazmakta mahirdir. Bunların dışında kalanlar ise çoğunluğa karıştıkları anda
kuşatılıp etkisizleşmektedir.
Bu nedenle kendi akıllarını koruyacak ama orta vadede kuşatanları tecrit edip,
giderek onları kuşatacak bir donanıma sahip olmalıdır. Dogmatik yaklaşımların
terk edilmesi bunun ilk adımıdır. Kendi
dışında kalan bütün siyasetlere düşman, halkın
günün birinde kendi fikirlerini desteklemesini bekleyenlerin akıllarını
başlarına toplamlarını beklemek ham bir hayaldir. Bu bağnaz soldan uzaklaşmak
ve onları etkisiz kılmak ilk adımdır. İkinci adım ise asgari hedefte birleşecek
geniş kesimlerin tümüyle diyalog kapılarını
açmaktır.
Bu istemekle yapılabilecek bir şey değildir. Bu niyeti samimi olarak taşımak ve
toplumdaki farklı kültürlere
saygıyla yaklaşmak gerekir. Aksi hâlde samimiyetsizlik zaten derhâl fark
edilir. İnsanları kullanma mantığı, tıpkı lidere biat alışkanlığı gibi, ne
yazık ki solda çok yerleşiktir. Bunun terk edilmesi son derece önemlidir. Yani topyekûn yeni
bir toplumcu hareketin yaratılması şarttır.”
Telgrafhane Yayınları 2015
Türk Siyaset Geleneği
“Türk siyaset geleneği, kültür tarihimizin yanı sıra, siyasi coğrafyamızın özel niteliklerini de içeren geniş bir konular silsilesinin parçasıdır. Hala ‘biz kimiz’ diye soranların olduğu bir toplumda, bağımsız olarak pek incelenmemiş olan bu konuda yaklaşım geliştirmek iddialı bir girişim sayılabilir, çünkü, ne kadar çok kaynaktan istifade edilmiş olursa olsun, bu sonuçta bir yorum tabidir, daima öyle olacaktır, mesele bu yorumları tutarlı dayanaklarla inşa etmekten ibadettir, her ne kadar zor olsa da.
Uluslaşma sürecinin sorunlarını tam aşamamış olmamızın getirdiği komplikasyonlar da tartışmaları kızıştırmaktadır. Kısaca sorunlarımız çoktur ama bunlar bizi bildiklerimizi ifade etmekten alıkoymamalı. Her samimi çabanın birbirine ve bir sonrakine destek olmasını bekleriz. Ayrıca, tarih ve toplum konularında hiçbir tartışmaya son nokta konulamaz.”
Alter Yayıncılık, 2015