Vatan
Yazık
Pencereleri nöbetçili ve süngülü bir vatana
Yazık
Kapısız bir vatana
Yazık
Konakları bulutlara erişmeyen bir vatana
Generalin Şövalyeliği
Hey asker
Hazırla eyeri ve asayı
Üzengiyi… yuları
Ölümü ve tüfekleri
Böylece binebiliriz bu adamlara
Generalin İç Gezisi
İşte ağaçlar.. ve konaklar
Işıklı caddeler.. kültür
Bahçeler.. bulutlar.. yüce dağlar
Ve bir karanfil
İşte günün ok gibi fırladığı yer
Bir ud... bir şarkı
Kişnemeler çıkartan bir gırtlak, uzaklıklar ve ekin başakları
Şunlar ruh pencereleri..
Dünyaya girişler..
Ürkütücü gökler
Bunlar bizim topraklarımız.. bizim akan düşlerimiz
Fakat emrettiğiniz gibi, efendim,
Hepsi zincirler içinde!
Tutuklanma Anı
Ceylan çok defa yalnız
Yavrusu için şarkılar besteler
Sallar sorgunun yarasını şafakta
Ama aniden caddeleri geçiyorlar
-sayısını arttırarak kaygılarımızın-
Bir anne her zaman soracak:
Tüm bu silahlar!
Dağları tutuklamaya mı geldiler?!
İnfaz Anı
Askerlerin devriyesi sessizlik içinde ve kışlada
Aç köpeklerin galeyanı
Zincire vurulmuş adımların tekdüzeliği
Ve karanlıkta
Durgunluk içinde sallanan kement
Ve seli ölümün ve mermilerin
Özgürlük
Soruyorsun bana özgürlüğün ölçüsünü burada
Kuşlara acı verdiler şimdi
Kanatlarının zayıflığıyla
El Yazısı
Her zaman tekrarlarım söylediğimi
Rüzgâra, caddelere, yola
Sessizliğin hançerine boşlukta
Arkadaşların sorularındaki düşün karışıklığına
Çiçeklerin açma özgürlüğünü savunurum ben
Kuşların yükseklerde uçma özgürlüğünü
İbrahim Nasrallah
İngilizce’den çev.: ümit özkan
(İbrahim Nasrallah. Filistinli şair ve yazar. 1954’de bir mülteci kampında doğdu. Birleşmiş Milletlerin açtığı mülteci okullarına devam etti. Halen Amman’da yaşamakta ve yazmakta. Nasrallah ile yapılan söyleşi için: http://www.insanbu.com/a_haber.php?nosu=1642 )
Bu şiirler ilk kez 1994 Temmuzu'nda İnsancıl dergisinin 45. sayısında yayımlanmıştır.)