Batı Dillerinin Kökündeki Türkçe

Batı Dillerinin Kökündeki Türkçe

Batı Dillerinin Kökündeki Türkçe ile ilgili ODA-TV’de çıkan yazımın tamamı

Amerikalı dilbilimci Copeland: Türkçenin kurucu dil olması büyük bir iddia! İlerlediğiniz yolda devam etmelisiniz.  

Amerikalı bağımsız dilbilimci Mel Copeland alanında dünyaca tanınan biri. Eserleri sadece academia sitesinde 100 binden fazla okunmuş. Çok eski dillerle yeni dilleri karşılaştırmalı olarak inceliyor. Aynı zamanda bir Etrüsk uzmanı. İki büyük birkaç orta boy karşılaştırmalı dil sözlüğü yazmış. Etrüskçe, Akadca, Hititçe, Sanskritçe gibi dilleri günümüz dilleriyle bir arada inceliyor.

Ondaki farklı bir yan da Türkçeye önem vermesi. Dünya dillerinden on binlerce sözcüğün karşılığı olarak binlerce Türkçe sözcük örneği veriyor.

Başlıktaki sözler, kelimesi kelimesine ona ait. Papa’nın fıkrasındaki gibi kes yapıştır değil yani. Ama bu sizi yanıltmasın. Copeland halen Türkçenin temel kurucu dil olduğunu kabul etmiyor. İlk ve tek derdimiz bu değil zaten. Türkçe başta Batı dilleri olmak üzere pek çok dille yoğun bir oranda karışmıştır. Bu karışım binlerce yıl, en az beş bin yıl önce gerçekleşmiştir. Copeland bunu zaten kabul ediyor. Çalışmaları nesnel olarak bunu gösteriyor, teorik olarak da bunları söylüyor.

Bu ne anlama gelir? Hint-Avrupa teorisinin iptal edilmesi gerektiği anlamına gelir. Copeland bu dil karışımının Baykal gölü çevresinde, özellikle kuzeyinde ve kuzey-batı Çin’de gerçekleştiğini, Bronz çağında gerçekleştiğini düşünüyor. Türkçe, Moğolca, Avrupa dillerinin atası olan kavim dilleri ona göre buralarda harmanlaşmış. Ama bu konuda henüz kesin bir şeyler söylenemeyeceğini, harmanlanmanın daha da eskiye dayanabileceğini söylüyor. Kurucu dil bulunacaksa Sanskritçe, Akadca ve daha güçlüsü Hititçenin daha kuvvetli adaylar olabileceğini belirtiyor.  

Bence tartışma iki paralel eksende devam etmeli. Birincisi Türkçenin kurucu dillerden biri olduğunun kabul ettirilmesi. Tabii siyasi ve milliyetçi duygularla bunu istediğimiz için değil. Gerçeği bu olduğu için. Pek çok kategorideki pek çok veriye göre Türkçe temel olma bakımından en az bu sayılan diller kadar güçlü aday. Ayrıca bazı bulgular onun daha eski bir dil olduğunu gösteriyor.

Copeland halen bu görüşü kabul etmemekle birlikte, buna açık kapı bırakıyor,  bunu ispat için ilerlemem gerektiğini ifade ediyor. Aynen şöyle bir şey diyor:  “I believe, however, that you should keep going in the direction you are on. Your article will no doubt stir up a lot of people particularly those who specialize in PIE.” “Bununla birlikte şuna inanıyorum ki, ilerlediğiniz yolda devam etmelisiniz. Makaleniz kuşkusuz pek çok kişiyi özellikle Hint-Avrupa konusundaki uzmanları ayağa kaldıracaktır (uyandıracaktır, heyecanlandıracaktır).

Başka bir yerde şunu söylüyor: “Dolayısıyla, kavramların aktarımına ilişkin argümanınız, ‘Avrasya Dil Temelleri’ kitabımda büyük ölçüde desteklenmektedir. Dil aktarımlarında Türkçe'nin temel rolü oynaması, tahmin ettiğim gibi eserinizin en az 400 sayfaya ulaşmasını sağlayacak bir meydan okumadır.”

Türkçe hadi kurucu dillerden biri olarak kabul edilmedi diyelim. Copeland şöyle diyor: “Benim kitabımda ortaya koyduğum ana görüşe tam isabet etmişsiniz.” Başka deyişle, yineleyelim: Türkçe öteki dillerin içine yoğun biçimde girmiştir. Bu gerçeğin kabulü egemen dil aileleri safsatasının çöküşü demektir.

“Bundan 3000 yıl önce Avrupa nüfusunun çok büyük bölümü Proto-Türkçe konuşuyordu” diyen ve bunu genetik çalışmalarla destekleyen Anatole Klyosov’un görüşü kadar çarpıcı değil Copeland’in söyledikleri. Ama dil çalışmalarının kapsamıyla buna paralel çok güçlü bir destek diyebiliriz. Yavaş yavaş çoğu gerçek bilim insanı bu gerçeği kabul edecek.

Academia edu adlı sitede Copeland’in çalışmaları temelinde Etrüskçe-Sanskritçe-Akadca ile Türkçe’yi karşılaştıran bir makale yayınladım. Copeland ile bu yazışmaları da bu makalenin yayını öncesinde ve sonrasında yaptım.

Etrusk ve ilk Latin efsaneleriyle Proto-Türk kültürü ve efsaneleri birbiriyle tam örtüşüyor. Copeland ne diyor, ben ne diyorum, başkaları ne diyor; sözcük karşılaştırmaları öncesinde makalenin kuramsal bölümünde bunları özetledim.

Makalenin aslını bu siteden okumak için:

https://www.academia.edu/77242303/Discussion_the_invalidity_of_Indo_European_Theory_based_on_Mel_Copelands_studies_Corresponding_with_Copeland




Bu habere henüz yorum yapılmamıştır, ilk yapan siz olun!...