Hançer

Hançer

                        

Bir hançer gerekti saplamak için kendime!

Saçma şarkılarıma, kötü huylarıma,

korkaklığıma, var sandığım

cengâverliğime,

som altın gibi taşıdığım

şen şakrak ahmaklığıma!

Ben’i çâresiz bırakan

içimdeki düşmana!

 

Şöyle esaslı bir hançer!

Kınında bile parlayan,

gümüş üstüne yakuttan,

safirden olan!

Kıskanmalı gören,

görmeyen!                       

 

Doğamadım                                

kendi şafağımda!

Bulamadım koynunda arınacağım ırmağı,             

dizlerinde ağlayacağım aşkı!

 

Tuhaf bir şeydi gecelerim:

 

Hep aynı eceyi görürdüm rüyâlarımda,

biliyorum kınardı beni

sıradan bir hançer dökerse kanımı!

 

Saçma şarkılarıma, kötü huylarıma,

korkaklığıma, var sandığım

cengâverliğime,

som altın gibi taşıdığım

şen şakrak ahmaklığıma,

ben’i çâresiz bırakan

içimdeki düşmana,

benzersiz budalalığıma

ve bir nazlı çocuk kalmış

ben ben ben diyen esrikliğime

yazık olurdu elbet,

sıradan bir hançer görürse işini!                        

 

Mete Demirtürk            

 


  • Gül T.

    Gül T. 31.05.2016

    Malesef sitede neler yaşandı ise önceden , acaip bir paranoya var.İsimlere takmalar... Siz hafif atlattınız sevinçliyim bundan dolayı :)Bu arada sayın Bünyamin Durali siz bana kırılmayın yazmıştınız.Ardına siz "bir daha yazanın elleri kırılsın "diyerek çekiliyorsunuz.Bari bizler birbirimizi küstürmeyelim...Bazen ben de düşünüyorum yazmayayım birileri çıkıp hiçten sebepler ile sinirlerimi germesin ben de kimseninkini ama olmuyor işte.Daha aktif olmalıyız aksine , birbirimizden öğreneceklerimiz vardır muhakkak.Sadece üslubumuz daha yapıcı olsun.Saygılar

  • Yadigâr Sesli

    Yadigâr Sesli 31.05.2016

    Bu güzel şiirin yorumlarını onunla ilgili olmayan bir tartışmayla sürdürmek istemezdim, diyerek Bünyamin Bey'e son kez yazıyorum. Bünyamin Durali neden gerçek bir isim oluyor da Yadigâr Sesli bir gerçek bir ad olamıyor acaba? Yadigâr hem erkeğe hem kadına verilen bir ad. Bir de Yadigâr Ejder vardı. Rahmetli. Ben hem onun kadar iri değil, hem de bir kadınım. Google baktınız, aradınız, taradınız. Ah yazan çizen biri değilmiş allahtan. Öyleyse "boş küme" değil mi? Bir okurum ben. Okur. Biliyor musunuz bu kavramı. O kadar başkaları için ve birbiriniz yazmaya şartlanmışsınız ki "adsız okurların" da olabileceği bir an bile aklınıza gelmemiş. Çok iyi bir şiir okuruyum ve şiir yazmıyorum. Şart mı? Sayın Gül T.'nin yazdıkları da mı size çamur atmak? Siz eleştirirsiniz herkes kabu eder, ama sizi eleştirirlerse... "Çamur atıyorlar" öyle mi? Bizler sizin özel ders verdiğiniz talebeniz değiliz. Okuruz. Önce "eşitlik" bayım. Bu kibirle o nasıl mümkün olacaksa? Saygılar Gül T'ye, editörlere...

  • Gül T.

    Gül T. 30.05.2016

    Yazmış oldum ben malesef yurdumuzun talihsiz yorumcusu ve kim nasılsa ona göre adım atmaya çalışan biri olarak ama Sayın Yadigar Sesli çok iyi özetlemiş.

  • Gül T.

    Gül T. 30.05.2016

    Dediklerinizin oluru yok maalesef.Sıkıntı zaten gözünün üstünde kaş var diye çıka gelip eleştirmek.Tahakkümcü retorik bulaşıcı demek ki.Bunu pedagojik açıdan değerlendireceksekte o taraftan da baya sıkıntılı.Eğer ki şiir eleştirmek isteyen , bunlara hevesli birisi varsa yorumunuzdan sonra çekingen kalacaktır.Neyse ki karşınızdaki mecburi olmadığı sürece ne ilgilendi ne de maruz kaldı şiire ve yorumlamasına.Çıkarımlarımız biraz yerinde olursa kimse ne kırılır ne de kimseye faydası olmayan , pek sevdiğimiz o itici entelektüel seviye gösterilerine başvurmak zorunda kalmayız.Herkes herkesi makul bir sebeple eleştirebilir.Sitede en altta ne yazıldığını bir daha okumalıyız yoksa site editörlerinin de pedagojik bir yaklaşımla öğütleneyerek mükemmel bir ironi çıkmasın ortaya ben edebiyatı dergilerden değil kitaplardan takip etmeyi tercih ediyorum o yüzden dergilerden ünlenenleri bilmiyorum.Çok ayıp... (pedogojik tahakkümcü retorik :)

  • Gül T.

    Gül T. 30.05.2016

    Bizim meramımız anlaşılmıyor ama sizin ki anlaşıldı malesef.Yorumuma mızıkçı ağlak vb. bir yorum geleceğinide biliyordum ya...Benim yaptığım bu yorumlardan sitede ki yazıları okumadığım çıkartılmamalıydı ya da anlamadığım , ancak ben sizin yorumlarınızdan seçkinci olduğunuzu çıkartabildim.Anlamak istesekte bazen sanırım sadece kendi anladığını yazan a.y.a'u bırakın da anlamayalım.Bu işi bilen yapsın demiş çekilmişim zaten...Şiiri de beğendimi kendimden birşeyler bulduğumu yazamaz mıyım? Yazamam sizin faşist-oligark gönlünüz istemiyor çünkü. Sizden şiiri yorumlamanızı , üzerimize haksız yere gelmemenizi istedim.Herkes dört-dörtlük eleştiri yazacak diye bir kaide mi vardır?Daha açık ve anlaşılır(semantik ) yazamam bunu değil mi? :)Şiir seversiniz, yazarsınız da anlıyorum.Ben değilim sizin aksinize...Bu demek değildir ki ben de şiirsel yöntemleri kullanıp yazamam :)

  • bünyamin durali

    bünyamin durali 30.05.2016

    Yadigâr Sesli adı, büyük olasılıkla takma. Takma değilse bile, sanat-edebiyat alanında hiçbir izi olmayan, "boş küme" kabilinden biri. Niyet okumakta çok usta ama. Benim "editörlerin, yorumcuların adlarını sayarak onları kendi yanıma çekme taktikleri"ne tenezzül ettiğimi buyuruyorlar! Yeri geldiğinde, aynı kişilerin argümanlarına nasıl itîraz ettiğimi nerden bilsin diyeceğim, ama, yazdıklarımı okuduğunu söylüyor. Beyan esastır, öyleyse rahatsızlığı başka yerde aramalı (mı?) Ben taktik falan hiç bilmem; ancak kendisinin bir strateji dehâsı olduğu "çamur at, izi kalsın!" formülünü yetesiye benimsemesinden besbelli. Bir kere daha ve son olarak anlıyorum ki: tartışacağın kişide asgarî bir düzey var mı, yok mu, ona bakacaksın önce. Saygılar bana değil, siteye imiş. Ne büyük çelişki! Kişi, kendinde olmayanı, kime / nereye sunabilir ki? Gene de kabahat bende: Köşeciğinde sessiz-sâkin yaşarken; sana ne şiirden, şiir yorumlarından be adam! Bir daha yazanın elleri kırılsın.

  • Yadigâr Sesli

    Yadigâr Sesli 30.05.2016

    İnsan, Bünyamin Durali'ye şaşmadan edemiyor doğrusu. Sayın Gül T.'nin kendisini haklı olarak "gereksizlikle" eleştirdiği yanıtına aynı "gereksizliği" abartarak yanıt vermiş. Mesele ne? Hiç. Yazdığı yorumların hepsini bu siteyi ziyaret eden, okuyan hemen herkes bilir. Bu kadar malumatfuruşluk tek kelime ayıp. O kadar kibar söylemin altında acayip bir ego var. O kendini ve bilgisini paylaşan değil, dayatan üstten dil. Örneklediğiniz İnsan BU'nun editörlerinde böyle bir dil görüyor musunuz? "Değmez ama..." Değmiyorsa sizi bunu yapmaya iten ne? Bir de editörlerin, yorumcuların adlarını sayarak onları kendi yanına çekme taktikleri. Ayıp şeyler bunlar Bünyamin Bey. İnsanlar fark ediyorlar, gereksiz... Saygılar... Tabii size değil, siteye.

  • bünyamin durali

    bünyamin durali 30.05.2016

    III numaralı bölümdeki "Ben gene de, değmez ama, olanca iyi niyetimle, cümleniz üstünde kazma-kürek çalışarak, 'şairle dönemin koşullarına bakmak gerekir' demek istediğinizi çıkarmaya çalışıyorum." cümlesiyle "Onları bilmiyorsunuz hadi, eski insanbu’daki yazılarıma bir göz atabilseydiniz keşke!" cümlesi arasında şunları da demiştim: "Öyledir tabi ve şiir verimlerine yaklaşırken tastamam öyle davrandığımı, sanat-edebiyat dergisi okumak gibi bir derdiniz olsaydı, 30 şunca yıldır, 40 kadar sanat-edebiyat dergisinde, birçok antolojide yayımlanmış şiir ve eleştiri yazılarımda, hattâ (176 sayfalık 'eksik kırlangıç' başlıklı) şiir kitabımda mutlaka görecektiniz. Görünce de, böyle baştan savma bir cümle çatmaktan da, gene mutlaka, kaçınacaktınız. " Nedense iletilerimde görünmüyor. Öyle olunca da ortaya bir "anlam bulanıklığı", bir "düşünme kopukluğu" çıkıyor. Düzeltilirse sevinirim.

  • bünyamin durali

    bünyamin durali 30.05.2016

    V) Giderayak, espritüel demeyeyim de, ironik bir cümle kurmuşsunuz: “Yorumunuzdan sıçrayan ‘köz’ için ayrıca teşekkürler.” Ricâ ederim efendim, ne demek? Benim “öz”lü-“töz”lü bir deyişime (her ne kadar “şiirle ilgim yok deseniz de) şiirin aslî unsurlarından biri olan “sessel uyum”u düşürerek oluşturduğunuz “köz”lü deyişiniz için, benim size bir teşekkür borcum var asıl, ödeyemezsem üzülürüm hakçası. Burada noktalamalı. Dahası, israf olur. İyilikler, güzellikler dilerim.

  • bünyamin durali

    bünyamin durali 30.05.2016

    Buradan, ister-istemez, Kaan Arslanoğlu, Taylan Kara ve a.y.a’nın bu sitede yayımlanan eleştirel yazılarını okumadığınız, okudunuzsa bile algılayamadığınız sonucuna varacağım, “kırılmazsanız”. Bu sonuçtan bir teselli payı da çıkıyor bana: Onları okumayan kişi, beni neden okusun ki? Toplumsalcı eleştiri geleneğimizin kıymetli köşetaşlarından Fethi Naci’nin, çoğu şiirseverce idol gibi benimsenen binlerce şiirin, onlarca şiir yapıtının şairi İlhan Berk için “ "İlhan Berk, bir mucizeyi gerçekleştirmiş, anadilini öğrenmeden ünlü bir şair olabilmiştir." diye yazdığını işitmiş miydiniz acep? Peki, Berk’in Naci’ye, bu hücumu karşısında bile en ufak bir serzenişte bile bulunmadığını? Genelde edebiyat, özelde şiir kültürü, eleştirel tavırlar önünde pedagojik ve estetik bir duruş sergilemeyi önerir ve öngörür; öyle kırıldım-darıldım türünden duygusal-çocuksu mızıkçılıkları değil. Hem, o dediğimde “espri” nerde, fellik fellik aradım ben bulamadım.

  • bünyamin durali

    bünyamin durali 30.05.2016

    Onları bilmiyorsunuz hadi, eski insanbu’daki yazılarıma bir göz atabilseydiniz keşke! IV) Ya şu dediğinize ne buyrulur: “…yoksa sizin yaptığınız gibi kısmi esprili yorumu-şiirle ilgili olmayan-değerlendirip yüzeysel ve kırıcı yorumlar mı yapalım?” İnsanları kırmaktan çekindiğim kadar hiçbir şeyden çekinmem, desem inanır mısınız bana? Ne var ki, kime kaşının üstünde gözün var desek o kırılıyor. Bu, şu demek kibarcası: Ben en ufak bir eleştiriden bile muafım; cümle kusurdan âzâdeyim. Hiç kimse benim eksiğimi-gediğimi gösteremez, yok ki göstersin!... Kibarcası dediğime bakmayın, baştan ayağa “totaliter bir dil” var burda; dil bile değil, tahakkümcü bir retorik. Kıyı-bucak bir demokrasi kültürü noksanlığı. Ülkece neden buralara savrulduğumuzun çok acıklı örneklerinden biri aynı zamanda. Siz, sert eleştiri görmemişsiniz.

  • bünyamin durali

    bünyamin durali 30.05.2016

    Sayın Gül T., I) " ...şiire ilgim yok. Pek anlamıyorum da." diyorsunuz ama şiir yorumlamaktan (!) da geri durmuyorsunuz hiç. Bense, sözgelişi sibernetikten bîhaber olduğum için, o daldan konuşanların yanında susmayı yeğlerim hep. Doğrusu bu değil midir? II) "Seçkin(ci) bir yorum örneği veriniz de öğrenelim şiir nasıl yorumlanmalı." demişsiniz. Demişsiniz ya, ne demeye getirdiğimi gene anlamamışsınız. Anlasaydınız, "seçkin"le "seçkinci" kavramları arasındaki "uzlaşmaz karşıtlık"ı özenle vurgulamaya çalıştığımı fark etmiş olacaktınız. III) "Benim bildiğim kadarıyla şiiri yazanından, dönemin koşullarına kadar bir değerledirmeler kriteri var." biçiminde çalakalem çırpıştırdığınız cümleninse, ne dil-yazım yönünden, ne de anlamsal (semantik) bağlamda hiçbir iler tutar yanı yok. Neresinden baksak, orasından dökülüyor. Ben gene de, değmez ama, olanca iyi niyetimle, cümleniz üstünde kazma-kürek çalışarak, "şairle dönemin koşullarına bakmak gerekir" demek istediğinizi çıkarmaya çalışıyorum.

  • Gül T.

    Gül T. 29.05.2016

    Sayın Bünyamin Durali yorumda da belirttiğim üzere şiire ilgim yok.Pek anlamıyorum da.Zatıaliniz nasıl bir yorum isterlerdi.Seçkin(ci) bir yorum örneği veriniz de öğrenelim şiir nasıl yorumlanmalı.Benim bildiğim kadarıyla şiiri yazanından , dönemin koşullarına kadar bir değerledirmeler kriteri var.Buna göre mi yapalım yoksa sizin yaptığınız gibi 3-5 kısmi esprili yorumu -şiir ile ilgili olmayan-değerlendirip yüzeysel ve kırıcı yorumlar mı yapalım ? Napalım?Yorumunuzdan sıçrayan 'köz' için ayrıca teşekkürler.Şiir yorumcusu değilim olamam da olmak gibi bir niyetimde yoktur...Talihsiz yorumlar vol.334538

  • bünyamin durali

    bünyamin durali 29.05.2016

    Nâzım Hikmet, “Kadın çorabı, nasıl bacağın güzelliğini gösterip, kendini gizlemeliyse, şiir de öyledir. Bacak yerine çorabı görürsen, orada eksiklik vardır.” der. İnsanbu gibi, yönetiminde hakikaten deneyimli / birikimli entelektüellerin bulunduğu, görece de olsa seçkin (seçkinci değil!) olmasını arzuladığımız bir sitede yayımlanan şiirlere getirilen yorumları ne zaman okusam, Nâzım’ın bu dört başı bayındır sözünü hatırlarım. Hançer şiirinin yorumlarında da aynı deyiş üşüştü belleğime. Tabi, Nâzım’ın “şiir” için dediklerinin “sözüm ona şiir yorumları”na uyarlanması biçiminde üşüştü. Hadi, çoraba bakmaktan bacağı göremiyorsunuz. Dolayısıyla, Hançer’deki “öz”ü de/ “töz”ü de göremiyorsunuz. Hepsine âmennâ diyelim. Tamam da, böylesi “kabuk”tan dokundurmalarla, merâmınız nereye varmak; ey tâlihsiz yurdumun, yurdumdan da tâlihsiz “şiir yorumcuları”? bünyamin durali

  • Gül T.

    Gül T. 28.05.2016

    Şiirde buldum hançeri şiirde...Resmi buğulayın lütfen piksellere bölün :)

  • ADAMIN BİRİ

    ADAMIN BİRİ 27.05.2016

    Hocam sizi yormalarına izin vermeyin . İkame edin arkadaşı. Kolaylıklar dilerim.

  • Kaan Arslanoğlu

    Kaan Arslanoğlu 27.05.2016

    Heee, oldu, siz şaka yapıp duracanız, dilediğinizde ciddi, dilediğinizde şakacı olacanız, biz hep kalem efendisi olcez :) Şaka bir yana bu web işinde webcilerin kölesi oldum dört yıldır. Bir ufak değişiklik için evlerine temizliğe bile gidiyorum. Birkaç telefon yetmiyor, ofise ani baskınlar gerekiyor, o da kar etmiyor başında duruyorum, o da kafi değil, bol bol bekliyorum, rica şu bu... Zor iş yani, onu ordan al şuraya koy deyince olmuyor, daha sırada dört beş tane ufak tefek aksaklık var. Yavaş Düzgündür şiarını okuyan webci dostumuz en sıkı militanımız oluyor :)

  • ADAMIN BİRİ

    ADAMIN BİRİ 27.05.2016

    Gül Hanım şair abimiz bile hançeri arayıp dururken siz nerden buldunuz da hançeri hançerlendiniz. Bi kontrol edin balta ya da kazma olmasın. kan kaybından size, gümüş üstüne yakuttan safirden hançer görünmüş olmasın.

  • ADAMIN BİRİ

    ADAMIN BİRİ 27.05.2016

    Bence resim hiç konmamalıydı. şiiri yazana ayıp etmişsiniz. Halbuki bütün şiir boyunca hançer için debelenip durmuş mısralar .Ve de tabii okura da ayıp olmuş. alay etmişsiniz okurun hayal gücüyle de. Şiiri trollemişsiniz moda deyimle.

  • ADAMIN BİRİ

    ADAMIN BİRİ 27.05.2016

    Kaan Hoca siz elinizi sıcak sudan soğuk suya komayın. Yazın çizin yeter bize. Bulaşığa da biz geliriz , çamaşıra da.

  • ADAMIN BİRİ

    ADAMIN BİRİ 27.05.2016

    Aşkolsun size de birşey söylenmiyor. Lütfen demiştik.

  • Gül T.

    Gül T. 27.05.2016

    Ahahaaaha :) Yemek kaçta çok tuzlu yapmayın lütfen!Tuzlu olmaz olmamalı...Bu arada resim şiire iyi gitmiş.Ayrıca şiirle aram yoktur ama beni hancerledi hakikaten.Sanırım kendimden birşeyler buldum.

  • Kaan Arslanoğlu

    Kaan Arslanoğlu 27.05.2016

    Emredersiniz adamım. Şu üstlerin dozunu da alırım, hele bi bulaşıkları yıkayam da :)

  • ADAMIN BİRİ

    ADAMIN BİRİ 27.05.2016

    Editöre not: Şiirleri yayınlarken sayfa görüntüsünü düzenini ona göre düzenleyin lütfen. Mesela yukarıdaki şiirin birkaç kıtası bağdatta birkaç kıtası şam da kalmış. aralarında kocaman bir resim . Böyle olmaz olmamalı. şiir mi okuyoruz tenis maçı mı izliyoruz.

Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan www.insanbu.com sorumlu tutulamaz.