Şiir
Kır Büyücüsü

Çitlembik çocuklar çağrıştırırken
Eski mezarlığın ayak sesleri,
Ya masal kaçkını loş bir serseri
Ya da bir gazete ayyaşıydım ben.
Yıllarca bir mazgal çağıltısıyla,
Biledim dilenci ağızlarını
Ve övdüm kan yüzlü gül kızlarını,
Kırılgan kalbimin fısıltısıyla.
Perili yollarda bir göl akşamı,
Dolunay üstüne serpti soframı
Sim dolu bardaklar ve bakır saat.
Kayıp yıldızlara uydum yine de;
Tam mutluluk düşü arifesinde
Suya taş fırlattım bir buçuk karat.
Bahadır Özdemir
Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan www.insanbu.com sorumlu tutulamaz.
Bahadır Özdemir 02.11.2016
Yok ben alınmıyorum. Tam tersine hoşuma gidiyor. Türk edebiyatında normal okuyucunun şiir eleştirebilmesi ve şiir hakkında tartışabilmesi pek görülen bir şey değil. Yani yazdığım şiir hakkında birinin benimle tartışmaya girmesi, üstüne üstlük benim de tartışmaya katılmam, şiirimi bir zırva olmaktan çıkarıp eleştirilebilir bir "metin" düzeyine taşıyor bence. Bu nedenle yorumlar konusunda, gerçek anlamda, alıngan ya da art niyetli olmadığımı belirtmem gerekir. (B.Ö.)
arif yavuz aksoy 02.11.2016
BÖ, ele verirken talkunu, kendin yudmiican salkumu. Sen milletin işinde niyet arar gibi algılanınca nası oluyosa millete de öyle oluyo demek ki. Bak. Onlar da alınmış. a.y.a. kıs kıs kısss
Mehmet Harma 02.11.2016
?!
Bahadır Özdemir 02.11.2016
O zaman dikkatimiz sadece şiirle sınırlı kalsın, şairin şahsına yönelmesin lütfen. (B.Ö.)
tün tün kuzu 01.11.2016
Niyet/düşünce okuması değil şairin ihtiyacı. Zarafet, biraz daha zarafet...
Bahadır Özdemir 31.10.2016
E yaani. Ayıları zürafa, solcuları fetöcü, Putin ve Reza'yı önce paralel sonra kahraman vb. sanan insanların yaşadığı bir memlekette birinin çıkıp "kırılgan"ı "kırık", "sone"yi de "haiku" sanması çok da yaman bi çelişki değil bence. Sayın TTK, yazdığınız şeyler bende basın yayın organlarından aşırı şekilde etkilendiğiniz izlenimini uyandırdı. (B.Ö.)
tün tün kuzu 30.10.2016
"Kırılgan kalp", şiirdeki tüm diğer soyut tanım/tariflerin yanında çokça gündelik/sıradan kalmış ya da bana öyle geliyor. Biraz çalışılsa haiku da olabilir gibi sanki. Yine de sairin bileceği iş elbette. Bir de "bir buçuk karat"ı anlamadım doğrusu.
Deniz Can 28.10.2016
Açıklamanız için teşekkürler, ben ters düşünmüşüm.
Bahadır Özdemir 28.10.2016
Teşekkürler Deniz Can. Hayır, o bağlamda bir harf eksikliği yok. Noktalama işaretlerine bakıp orayı normal bir cümleye çevirdiğimizde: "sim dolu bardaklar ve bakır saat, soframı dolunay üstüne serpti." gibi bir şey ortaya çıkıyor. Bu da dilbilgisi açısından öznesiyle fiiliyle normal bir cümle. Hatta "serptiler" değil de "serpti" olması bile bilinçli olarak kurgulanmış bir şey. (B.Ö.)
Deniz Can 28.10.2016
Loş bir serseri, gazete ayyaşı, sim dolu bardaklar hoş çok hoş. Şiirde bir şeyler var ama sanki bir şeyler eksik gibi hissettim, duyguyu tam alamadım. Üçüncü bölümde bir harf eksiği mi var. Bahadır Bey, caydırıcı olmak istemem sıradan bir okur olarak duygularım bunlar, yüreğinize sağlık.