Şiir
Müzik Dersi
Ağaç şarkı öğreniyor
-Ağacın öğretmeni kim
Gündüzün ve gökyüzünün yorgunluğunu
Kanatlarında dinlendiren göçmen
Kuşlar mı
Dere şarkı öğreniyor
-Derenin öğretmeni kim?
Gün ışığında parlayan teniyle
Sularını okşayan
Balık mı
Dağlar şarkı öğreniyor
-Dağların öğretmeni kim
Gecenin sessizliğinde
Denizleri aşıp eteklerinde savrulan
Rüzgâr mı
Deniz şarkı öğreniyor
-Denizin öğretmeni kim
Gözleri gözlerinin aynası olsun
İçinde biriken yağmurlar söz olsun diye
Dağlar, ülkeler, sınırlar aşıp gelen
Bulutlar mı
Çayırlar şarkı öğreniyor
-Çayırların öğretmeni kim
Yazın kuruttuğu köklerine can suyunu veren
Toprak mı
Ozan şarkı öğreniyor
-Ozanın öğretmeni kim
Son türküsünü doğaya ve aşka yakarak
Dalında yaprak gibi sallandığı
Ağaç mı
Nihat Ateş
Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan www.insanbu.com sorumlu tutulamaz.
Nihat Ateş 05.01.2017
Sevgili Arkadaşlar, hepinize çok çok teşekkür ederim. Sevgili Mete Demirtürk'ün ilk yorumundaki şiirle ilgili saptamaları da çok değerli. Hepsine katılıyorum. Josef'e verdiği yanıt için söyleyeceğim şeyse şu: Josef son zamanlarda benimle birçok şiirini paylaşıyor. Bir kısmında, -sürekli yurtdışında yaşadığından belki de- sözcükleri bizim kullandığımız karşılıklarıyla kullanmakta zorluk yaşıyor. "Didaktik" kavramı için de aynı şeyi düşündüm. Sevgiler, saygılar herkese.
tün tün kuzu 04.01.2017
Şair, koroda uyumla söylenen bir şarkı gibi yaşamı dinletiyor bize. Nuh'un gemisi gibi canlılığın tüm formları var. İnsanı da unutmamış, bir yaprak gibi iliştirivermiş ağaca, doğanın hükmü karşısında acizliğiyle orantılı olarak ve döngüyü, ağaçla başlatıp ağaçla bitirerek tamamlamış. Sn. Ateş, ne yazık ki 14 Ocak buluşmasına gelemiyor, gelebilseydi ne güzel olurdu.
Mete Demirtürk 04.01.2017
Didaktik demeyi nasıl başardınız sayın Kılçıksız. Yapmayın etmeyin! Değil ya, ne pastoral bir dünya yahu deseniz belki anlarım. Bir şiirin; yaşamın, doğanın bilgeliğinde dile gelmesi, açık seçik bir yolu bizlere duyumsatması, niye didaktik olsun ki? Gizem, anlaşılmazlıklar, ıkanma isteyişler ve karmaşa mı olmalı sanat dediğimiz şey. Sayın Kılçıksız, bence sanat manat dediğimiz şey, sımsıcak bir merhaba demekle başlar... Mis gibi bir seslenişle insana... Yüksek sanat, erişilmez olan sizin olsun. Biz şiir fukaraları, sizin koyduğunuz yüksekliği nasıl ulaşalım? Ha, yahu ben bunları demek istemedim demeyin... Böyle böyle girdi okurla şiir arasına soğukluk. Saygılar..
Josef (HASEK) KILÇIKSIZ 04.01.2017
Epey didaktik dizeler ve sonsuz olasılıklara açılan sorular...Kalemin daim olsun Nihat...
Mete Demirtürk 04.01.2017
Şiire ne oldu, bitti mi diyorlar? Benim için hayır, bitmedi. Başkaları adına bir şey diyemem.. Ama, eski sıcak, coşkulu yaklaşım yok. Nedenlerini konuşmak, bu kısacık yorum yerini aşar... Seksenli yıllardan bugüne bildiğim bir şey var! Yaşamdan kopuk imgeler, yazanın bireyselliğine gömülü içeriklerle, sanki okurla arasına bir soğukluk girdi. Şiirin kendine özgü subjektif yanı, ben yazarım ilginç öykümü rahatlığı da yarattı. Neyse, bunlar benim lafazanlığım olsun, sözün özüne gelirsek. Yaşamla öpüşen imgelerle yazılmış şiirin tadı bambaşka. Sayın Ateş, bence nefis bir çalışma. Duygular gerçek yaşamdan süzülünce, yalın ve usta dil kendini daha iyi gösteriyor. 2017 için harika bir başlangıç. Saygılar...
MetinAksoy 04.01.2017
Duyguma tercuman dizeler, kalemin bin yaşasın Nihat Ateş