Şiir
Susa Susa Dilsizleştim
Artık kendime yansam der
bir mum!
Yoruldum yoksulun gözlerinde,
bıktım, tükendim
varsılın çağlayışlarında!
Onlarla yanıp
onlarla sönerken,
bir sır kapısı gibi
susa susa dilsizleştim..
Geçtim kötüleri, sıradan örgüleri,
nice soylu ve soylu geçinen ruh; küçümserken yaşam
kavgasını, rest çekerken yürekli-yüreksiz dünyalara,
küçücük bir kaybetme korkusuna kapılmasın, bir ânda
hiçleyerek her şeyi kötücül yaratığa dönüşüyor, onlara ait
nesneler utanç içinde donup kalıyordu!
Dostlar sofrasında
zarif güller göz kırpar,
dikenleri gülümserken
ihanet balla besleniyordu!
Ah, gönüllerde
zavallı avuntular
mutluluk yarattıkça,
kendi sırrımmışçasına
susa susa dilsizleştim!
Ve buz kesen gönüllerde
küçümsene küçümsene
tutuşmaktan küstüm, incindim!
Artık kendime yansam der
bir mum,
sonsuz boşlukların
yıldızları gibi!
Yapayalnız olsam da,
hiç söylenmeyen bir şarkı gibi
içten içe yansam da!
Mete Demirtürk
Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan www.insanbu.com sorumlu tutulamaz.
Mehmet Eken 11.12.2020
Bir mum varmış, bir havai fişek ve bir de sonsuz boşluklarda gözden ırak bir yıldız. Havai fişek bir şiir yazmış, sanır kendimi bir mum. Terk edilmiş bir salonda tek başına niçin yansın mum. Yanmazsa mum, nasıl çıkar kurtlar sofrası aydınlığa! Aydınlat ki, herkes görsün lokmalardan kendine düşen payı. Karanlık sofraların kırıntısıyla beslenenler görürse durumu mumun aydınlığında, boşa yanmamış olur mum. Kıvançla kendi dibi bile aydınlanır. Sen havai fişek misin ki, eğlendir varsılları ve yağmacıları gürültülü sessizliğinle kendi yokoluşun pahasına. Dertlenmez mum yanıp tükense de, ışığı kalır arkasında. Tercih senin, dostlar sofrasında mum mu olacaksın, şenliği bol, içi fos havai fişek mi. Sonsuz boşlukta yıldızsan, görürlerse hoşluk olursun bir anlığına, ne aydınlığın vardır, ne de ismin.