ATATÜRK’Ü ÖLDÜREN KİNİN 2020’de KAÇ BİN KİŞİ ÖLDÜRDÜ?

ATATÜRK’Ü ÖLDÜREN KİNİN 2020’de KAÇ BİN KİŞİ ÖLDÜRDÜ?

BELGELER AÇIK... YANLIŞ TEDAVİ 2020-21'de ÇOK İNSAN ÖLDÜRMÜŞ... “Binler” değil, belki de on binler… Son üç yılın sansürlü biyolojik saldırısıyla ilgili pek çok gerçek henüz bilinmiyor.

Atatürk’ün hastalığında ve ölümünde hekimlerinin büyük ihmali ve yetersizliğinin rol oynadığı pek çoklarınca kabul ediliyor. Bundan öte kasıt ve suikast söylentileri hiç de yabana atılır gibi değil. 11 ve 12 numaralı yazılara bakınız.

Biz kasıt değil normal tıbbi ihmal ve cehaletin izini sürersek… Atatürk’ün son birkaç yılında 43 şişe kinin hapı içtiği belirtiliyor. Bu kadar yoğun kinin kullanımı tek başına karaciğer hasarı yapabilir. Viral hepattitte veya alkolle birlikte alındığında risk katlanarak yükselir. Bu ilaç Atatürk’e hangi doktorlarca ve niye verildi? Sıtma dışında günümüzde romatizmal hastalıklarda kullanılıyor. Bir kaynak Atatürk’ün sık sık sıtma geçirdiğini söylüyor? Acaba? Sürekli sıtmaya yakalanmak? Bunlar gerçekten sıtma nöbeti miydi? Başka kaynaklar “dolaşım bozukluğu” için verildiğini ifade ediyor. O daha da şüpheli. Çünkü bu ilaç aynı zamanda kalp kasını bozuyor. Atatürk’teki kalp yetmezliğine bağlı dolaşım bozukluğu ise… ki başka ne olabilir? Hastalık yapan etkeni ilaç olarak kim yazdı? Atatürk bu kadar yoğun kinini kendi iradesiyle mi aldı? Öyle olsa bile doktorlarının bunu bilmemesi olanaksız. En azından uyarabilirlerdi. Dahası alkolle birlikte kullanılmaması için daha ciddi uyarmaları gerekirdi. Burada baş etken zamanın bilgi, donanım eksikliği mi; yoksa kasıt mı?

Son zamanlarında ise cıvalı diüretikler veriliyor. O da ayrı bir tıp tepmesi. Tıp “bilimi” kurtardığı milyonlarca kişi başına birkaç yüz bin kişiyi de aşırı veya yanlış tedavilerle öldürür.

2020 YILINA GELİYORUZ

2020 başlarında bilimsel tartışması sansürlü hastalık dünya çapında yayıldığında bu tür hastalıkların tedavisinin bulunmadığı gerçeğiyle bir kez daha yüz yüze geldik. Belki işe yarar diye pek çok madde denendi. İlk altı ayda en çok kullanılan ilaç chlorquine yani kinindi. İlk kullanım ve deneyler Çin’de yapıldı. Onların olumlu görüşüyle bu ilacı en başta dünya sağlık örgütü WHO önerdi. WHO 35 ülkede 10 binden fazla sansür hastasının üstünde bu ilacı deneme çalışması başlattı. Bu rakam sadece WHO’ya bağlı resmi deneklerin sayısı. Bu ilk 6 ayda Türkiye dahil çok sayıda ülkede milyonlarca hastaya ve hatta hasta olmayanlara yoğun kinin verildi.

Mayıs ayına gelindiğinde kinin kullananlardaki ölümlerin kullanmayanlara göre bariz ölçüde yükseldiği anlaşıldığından deneyler sona erdirildi, daha doğrusu askıya alındı. 23 Mayıs tarihli WHO talimatıyla. Bizim dünya medikal oligarşisinin temsilcisi Tabipler Birliği sahibinin sesi olarak 27 Mayıs’ta bir bildiri yayımlayarak kinini tedavi listesinden çıkarmadığı için Sağlık Bakanlığı’nı suçladı. Dikkat ediniz: O güne kadar gık çıkarmamış Tabipler Birliği ilacı önerip onay veren WHO’ya değil, politik saldırı kaygısıyla Sağlık Bakanlığı’na yükleniyordu. Ama doğruya doğru, burada TTB haklı. Çünkü bu ilaç bizde ve başka birçok ülkede kullanılmaya devam etti, Sağlık Bakanlığı ancak bir yıl sonra listeden çıkardı.

Aşağıdaki resim Amerikan İlaç Dairesi FDA’nın resmi raporu. Tartışması sansürlü hastalıkta kinin kullanımının kardiyomiyopati, ritim bozukluğu ve ölümlere yol açtığı saptanmış. Verilen rakamlar sadece sınırlı sayıdaki deneylerden çıkan sonuçlar. Ayrıca bu ilacın ciddi düzeyde hepatit ve böbrek yetmezliği yaptığı da saptanmış.

Kininin amaç dışı yoğun kullanımın ne kadar ölüme yol açtığı bilinmiyor. Ayrıca sansürlü hastalıkta yoğun verilen öteki ilacın, steroidlerin, erken entübasyonun ne kadar hayat kurtardığı ne kadar ölüme yol açtığı da bilinmiyor. Bunlar hiç bilinmeyecek üstelik. Tıp bunları değerlendirebilecek düzeyde değil. Çok sayıda etken arasında ayrım yapacak düzeyde değil. Zaten bir de ağır sansür var konuyla ilgili.

Atatürk konusunda da aynı sansür var. Atatürk’ün Güneş Dil Kuramı hala lanetli bir kuram. Birileri oraya yaklaştırmıyor. Beyinler mühürlenmiş, çiplenmiş, o alana gelince kilitleniyor. 

RESİM 1 - Erken bir uyarı

Resim 2, 3 -  FDA raporu 

 

KAYNAKLAR:

1- Söz konusu ilacın hastalığa iyi gelmediğini, ölümleri artırdığını gösteren bir araştırma:

https://www.nature.com/articles/s41467-021-22446-z

2- 5 Haziran 2020 tarihli bir yayın. Kinin öldürüyor:

https://www.science.org/content/article/three-big-studies-dim-hopes-hydroxychloroquine-can-treat-or-prevent-covid-19

3- Kinin mortaliteyi artırıyor:

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC8273040/

4- Tabipler Birliği kinin konusunda Sağlık Bakanlığını suçluyor

https://www.ttb.org.tr/haber_goster.php?Guid=b100d1ba-9fea-11ea-a337-d665751c2b86

5- İlacın prospektüsü karaciğer yetmezliği ve alkolizmde kullanımına karşı uyarıyor

https://www.abdiibrahim.com.tr/Uploads/Product/prospektus/kub-6/Kutlu%20250%20mg%20Film%20Kapl%C4%B1%20Tablet.pdf

6- Prospektüste aynı yönde uyarılar

https://titck.gov.tr/storage/Archive/2019/kubKtAttachments/PLAQUEN%C4%B0L%20200%20mg%20film%20kapl%C4%B1%20tablet-kt.pdf_69b3d4f3-a61c-4ba8-a56f-52f7ba6c9669.pdf

7- Kinin kullanımında karaciğer hasarına ilişkin bir vaka raporu

https://www.ajtmh.org/view/journals/tpmd/102/6/article-p1214.xml

8- Başka bir vaka raporu

https://gut.bmj.com/content/gutjnl/35/4/569.full.pdf

9- 15 Haziran 2020 tarihli FDA raporu. Kinin kalbi durduruyor, karaciğere hasar veriyor:

https://www.fda.gov/media/138945/download

10- Sansürlü hastalıkta kininin yükselişi ve çöküşü:

https://www.frontiersin.org/articles/10.3389/fphar.2021.584940/full

11- Atatürk’ü böyle zehirlediler:

https://www.sabah.com.tr/gundem/2015/04/06/ataturku-boyle-zehirlediler

12- Atatürk’ü şehit ettiler:

https://www.odatv4.com/guncel/icimde-hicbir-suphe-kalmadi-ataturku-zehirleyerek-sehit-ettiler-04111810-149564

13- Kinine karşı en erken uyaranlardan biri:

https://www.nurullahakkoc.com/post/covid19-kinin-klorokin-hidroksiklorokin


  • kaan arslanoğlu

    kaan arslanoğlu 1.09.2022

    Değerli Özgür Arkadaşım, O sadık okurum o kadar da sadık değilmiş. :) :) Basılı roman artık belki de yazmam. Ama internet romanı yazdım birkaç tane. Sonuncusu Dil Efendim... Dil.. adlı tefrikaydı. Bence romandı ve bence öteki kitaplarımdan eksiği yok fazlası vardı. Teşekkürler, sevgiler..

  • Özgür Coşar

    Özgür Coşar 1.09.2022

    Kaan Hocam, Sadık okurlarınızdan birisiyle geçen gün konuşurken Kaan Hoca yeni roman yazmayacak mı acaba diye sordu. Yoldaki İşaretler gibi romanlarınızı hasretle bekliyoruz. Saygılarımla

  • Nedim Pala

    Nedim Pala 28.08.2022

    son 2,5 yıl boyunca içinden geçtiğimiz bol abartılı, planlı programlı, karantinalı tedarik zincir kırılmalı plandemi tezgahının çok faydaları da.. oldu. ‘her müsibetin ardında hayır da.. vardır’’ derdi büyüklerimiz ! haklı çıktılar. bu süreçte yaşadıklarımız, şahit olup ta gördüklerimiz, duyup ta işidtiklerimiz .. medikal dediğimiz sektörün, sağlık denilen metaryeliz kapitaliz bilimin altına yatmış bu Kârhanenin .. ne menem bişey olduğunu anlamamıza vesile oldu. adeta bi aydınlanma yaşadık ! bu şok aydınlanma öncesi, kerhane kumarhane sektörlerini en kötü sektörler zannederdik ? ama.. sağlık sektörünün arka yüzünü görünce ?? birinciliği onlara verdik. diğerleri bunun yanında çırak çıktı. öbürleri en azından sağlam dik duran, pislikten kaçan insanlara ulaşamıyodu. ama sağlık sektörü denen müsibet .. holdingleri, tröstleri, küresel çaptaki üst örgütleri, zincir ticarethaneleri, sansürü, manüplasyonlarıyla toplumun her kesimine burundan, maskeden, iyneden, hastane ortamındaki şartlar, ilaçlar, basınçlı hortumlar ve bu tröstlerin zangoçları haline evrilmiş medyalar, sağlık bakanlıklarından kolaylıkla enjekte oluyordu. hepimize geçmiş .. yeni aydınlanma çağımıza da hayırlara vesile olsundu.

Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan www.insanbu.com sorumlu tutulamaz.