Erdoğan: (Devamla) Sonra efendim, biz bu Amerikalı yetkililerle görüşmelere başladık. Tabii Fethullah hocamızın mektubu da yanımızdayken çok rahatız. Laf aramızda o zaman paralel falan değildi, gayet üçgen bir vücudu vardı. (Gülüşmeler..) Yani ne üçgeni diyorsunuz da, bana o zaman öyle görünürdü. Şimdi bu Amerikalıların bazıları benden iyi Türkçe konuşuyor, bizim meseleleri benden iyi biliyor. Egemen’e dedim, helal olsun adamlara, derslerini çalışmışlar. “Aman Amerikalı sandığını çaktırma onlar zaten Türk” dedi bana.. Türkiye’de değişik alanlardaki çok önemli adamlarmış, bürokrat, siyo siybu falan.
Şimdi oralarda konuştuk bir şeyler, inanın çok bir şey aklımda kalmadı, Tarzanca güler yüz, selam, wellcome bitti gitti… Bu arada gömleklerini cidden çok beğendim, hastası oldum. Eski gömleği çıkardım, orada çöpe attım.
Birisi, o Amerikalıymış hakikaten, yanındakini dürtüp benim için ne dese beğenirsiniz. “Çok kindar bakıyor!” Egemen’i dürttüm ben de, “Ulan oğlum ne diyor bu!” O Alman kökenli dedi bana, kindar demedi, “kinder” dedi, Yani çocuksu bakıyor. Bakışımda bir sorun yok değil mi, diye sordum, Yok yok dedi, böyle iyi, aynen devam…
Sonra bu gömlek meselesinden laf açılmışken asıl ben Berlisconi dostumun gömleklerine hayran kaldım. Esas gömlek o işte! Amerikanlarınkinden de renkli. Bir hayat tarzı canım, öylesine… Şimdi o zaman ampul iyice yandı kafamda. Milli görüşü bırakmıştık bir yanıyla ama, Türkiye öyle güçlü bir ülke olacaktı ki, onun başbakanı da Berlisconi gibi giyinebilecekti, onun gibi işte ne bileyim… Milliyetçilik işte bu değil mi. Gezi kafası bunu anlamaz.
Bak ne diyorlar, ağaç düşmanıymışım. Yahu, insaf! Hiç mi vicdan yok bunlarda. En çok ağacı ben diktirdim villalarıma. Yol kenarlarına da diktiriyoruz. Yok ruhsal sorunmuş falan, ağaç ve Erdoğan tahlilleri. Yok çocukluğunda ormanda bir travma mı yaşamışım, b.. püsür. İnsanın ağzını da bozar bunlar.
Şimdi bunlar romantik biliyor musunuz! Onlar ağaç görünce orman görünce yatacaklar altına, aşna fişne onu görüyorlar. Yok öyle, kusura bakmasınlar, onlar yatacak, üstte kuş serenat mı diyorlar, onu yapacak, börtü böcek bilmem ne? Kusura bakmayın. Ben ağaç gördüm mü, orman gördüm mü, ne görüyorum? Ondan nasıl para çıkar. Türkiye için. Güçlü Türkiye için. Güçlü Türkiye olmasa ne olur, senin başbakanın soluk mavi gömlekle gezer durur. O devirler geçti artık, boşuna ağlamayın. Obama’dan, Berlisconi’den bir Türkiye başbakanı niye aşağı kalsın! Ezik bunlar, ruhları ezik.
T. Fikri