İnsan BU'nun YENİ SAYFASI kısa süre sonra yayına gireceğinden, ESKİ İNSAN BU sayfası, yani burası yorumlara kapatılmıştır. Yeni sayfadan buraya da ulaşabilecek, ama yorum yazamayacaksınız. Burayla ilgili yorumlarınızı lütfen Yeni İnsan BU'ya yazınız. Yeni sayfamız şimdiden hayırlı olsun, der, destek veren herkese teşekkür ederiz. Editörler.
Fil, Ot .. gibi dergilerin; sosyal medya sayfalarını beğenmiştim geçen sene.. Sonra baktım; Karaköy Genelevinin kapı girişlerindeki pezevenklerin pazarlaması gibi muamele yapıyolar ! İçerde şu var, alın bi tane okuyun, arkadaşlarınızla paylaşın.. falan gibi. Çaktım vaziyeti, hepsini temizledim beğenilerimden. Taylan Bey'in bu yazısını da okuyunca ? herşey yerine oturdu. N.Pala
Kaan Bey haklı, a.y.a. vıcık. E a.y.a. da tam bunu söylemişti sayın EP. Ama farklı bi yorumla... Anlaşılır olmayan genelgeçerler, özelgeçerler, döverbiçerler, topgeçeradamgeçmezlerden sizin ankara özelini kastettiğinizi ışıma yoluyla mı sezecektik? a.y.a. sezemesss
Haklısınız Kaan Bey, aslında Ankara'da benzer bir grubun bir araya gelemediğini duymuştum. Onunla ilgiliydi biraz yazdıklarım. Muhaliflerin yetersizliği üzerine düşüncelerimi paylaşmak istedim ama bu haliyle pek anlaşılır olmamış. Saygılar. Ezel Parsa
Eleştiriye açık olmayan,kendini yenileyemez.O kaprisli,inatçı,damarım yoktur.Anlamak için okur,anlaşılmak için yazarız.Anlaşılmayan,hiçbir düşüncenin,hiçbir eserin bir anlamı yoktur:)))Teşekkür ediyorum.Bundan önceki Fahri Hoca adlı öyküme de bir kaç görüş yazacağınızı düşünmüştüm Deniz Can:))
Teşekkürler kıymetli Özgür Coşar. Bu konuyu ben de düşündüm bir ara. Ne kadar neye fayda sağlayacağını önümüzdeki uygun bir dönemde birlikte değerlendirelim. Benden de sevgiler, saygılar. Kaan Arslanoğlu
Sayın Tekin eleştiriye açık olduğunuz için teşekkür ediyorum çünkü çok az insan sahip bu özelliğe. Yanlışa inananların çok olduğu bir ortamda yozlaşma kaçınılmaz, sanat ve edebiyat bu gibi ortamlarda konuşmaktan daha etkili gelir bana, bir tarafı bir nebze de olsa düşündürebilmek diğer tarafın ise çaresizlik duygusunu hafifletmek için. Öykülerinizin devamını diliyorum. Saygıyla Deniz Can
Değerli Ezel Parsa, başka yazılar ve tartışmalar için 7 numaralı yorumunuzdan belki bir anlam çıkarabilirdim, ama TTB seçimleri için ne anlatmak istediğini ben de anlayamamıştım. Saygılar. Kaan Ars.
Genelgeçer doğrulara pozitif bilimlerde bile zorlukla ulaşılırken, iki satır yorumda ulaşabildiğimi düşünmüyorum. Tamamen gerçeklerin cennetinden geliyor gibi görünse de kimine, yorumlarımı tartışmanın ateşinde görmek isterim. Henüz alevleri yakan ciddi bir karşı fikir yok halihazırda. Tartışmada asgari seviye ve mantık kuralları çiğnenmeye başlanınca ateşli tartışma değil şapır şupur sululuk görüyorum. Bu vıcık vıcık alana geçmeyi seveni de anlayışla karşılıyorum ama lütfen bensiz devam edin. Ezel Parsa
Ezel Parsa kod adlı yorumcunun yorumlarına hastayım. Ne güzel! Genelgeçer doğrular cenneti. O la la. Ayakta bevl etmek de prostat riskini arttırıyormuş. Öyle diyo bilge kişiler. a.y.a. sevgi dolsss ama bu sevginin tetebe seçimlerinde neye yarayacağını anlayamasss
İki kişi bir araya gelip bir iş çıkaramamak, orkestra oluşturamamak büyük dert. Tamamen aynı fikirde olmanın, kimsenin düşünmediği anlamına geldiğini anlayamıyoruz. Liderlik en zeki, en üstün, en bilgili olmakla değil, kendisinden daha üstünleri de biraraya toplayıp organize etmekle mümkündür. Robotlardan oluşan komutla çalışan bir ekip en küçük rüzgarda yok olurken, çeşitli fikirlerin iyi yönlerini biraraya getirmeyi beceren bir ekip yoluna çıkan engelleri daha kolay aşabilir. Farklı fikirle gelenin düşmanımız değil dostumuz olduğunu anlamadıkça, güvenli limanlarımızdan uzaklaşma riskini göze almadıkça, gerçeklerin fırtınalı denizlerinden uzak durdukça çürüyüp gidiyoruz. Ezel Parsa
Kaan hocam, bu program kayıtlarını izleyince sizinle bir video söyleşi yapalım diye düşündüm. Maliyet deseniz çok cüzi, etki deseniz, iyi bir prodüksiyon ile oldukça fazla. Eğer olur derseniz hertürlü yardıma hazırım
Saygılarımla,
Özgür Coşar
Kesinlikle hayır.Ülkede, son yıllarda artarak devam eden toplumun her katmanındaki yozlaşmayı anlatmaya çalıştım.Burada rol model bir görev üstlenen, medyanın tüm vitrinlerini süsleyen ve her gün evlerimize konuk olarak adeta onlarla bütünleştiğimiz, toplumu,tarafsız gibi görünerek,iktidarın propagandasını yaparak en çok yanıltan,meslek gruplarını ön plana çıkardım.Şimdi eleştirinizi okuyunca böyle bir anlam da çıkabileceğini düşündüm.Ancak,bir edebi türde anlatılan konunun daha iyi anlaşılması için, iyi,doğru,güzel olan şeyler yüceltilir,çirkin, kötü,zararlı olanlar teşbihle,mizahla,taşlamayla,ironiyle,yerilir.Ben de ironik bir anlatım yolu seçtim Deniz Can. F.K.Tekin
Sayın Fikret Kemal Tekin Yanıltıcı adlı öykünüzde vermek istediğiniz mesaj nedir. Öykünün sonunda doktorla ilgili yazdıklarınızdan rahatsız oldum. Toplumdaki tüm pisliklerle aynı kefeye konmuş olması belki, zaten saldırıların hedefinde bir meslek grubunu bu şekilde aktarmanız mı yoksa günümüzde ülkemizde sıkça yapılan saygın denilen biraz güçlü ya da değerli olanı değersizleştirme çabasına katkı veriyor olarak algılamam mı bilemedim. Deniz Can
Kitabı okuyup bitirdiğimde..bilincimde yer eden en belirgin cümle şu oldu
''En düzeyli aydınlar, hatta sosyalistler dahil olmak üzere neredeyse tüm insanlar inançlarıyla yaşar.Bir şeyin doğru olduğunu veya doğru olmadığını onlara bin belgeyle gösterseniz; ancak inanmak isterlerse, bundan mutlu olacaklarsa inanırlar.Onları rahatsız edecekse bu yeni bilgi ? inanmazlar'' / N.Pala
https://www.youtube.com/watch?v=--itXFeQBPc --- evrim yok diyeni Allah (c.c.) daş eder. bakınız, dördü de daş olmuş! a.y.a. daşsss ve bö'ye de selamsss
Merhaba;
Böyle aydınlara can kurban. TOPLUMCU HEKİM HAREKETİ beni heyecanlandırdı. İşte budur. Çok çok çok çok saygılar size. "Herkese eşit, ücretsiz ve nitelikli sağlık hizmeti"...Daha ne olsun. "Yola Çıkma"lar artmalı. Aydın hekimlerimize hürmet ederim. Bu sitenin değiştirmek, dönüştürmek için çabalayan bir müdürü var ki ne demeli; kitap yazarak, edebiyat ortamını temizlemek için imza kampanyası başlatarak, tıpta yeni yaklaşımlara dikkat çekerek, bir site açıp aydınlara makale yazdırarak, nihayetinde de yeni bir sağlık hareketi başlatarak...Emek, güzel emek, yapıcı emek. Miyase Aytaç Yılmaz.
avarelikten ne yaptığımı şaşırmış halde siteye bakınırken bu yazıya denk geldim. ve bunu hiç okumamış olduğumu farkedip utandım. çok derli toplu. gayet başarılı bi kitap değerlendirme yazısıymış. ta 2013 aralık... tek bi noktasına itirazım var. "Radyoloji ile ilgili yorumları radyoloji uzmanlarına sorun!" diye bi bölüm var. pratik değil. anlamlı da sayılmaz. hastaların radyoloji ile ilgili yorumları da klinisyene sormaları gerekir. radyolog hastayla o manada muhatap olmak zorunda hissetmeyen ve hukuki sorumluluğu neredeyse en az (hatta kasarsanız "hiç" düzeyine bile indirebilirsiniz) olan uzmandır. ameliyat ya da tedavi komplikasyonundan da çoğunlukla bihaberdir. iyi niyetli ama yanlış bi bilgilendirme olmuş kanaatindeyim. a.y.a. hürmetsss
http://odatv.com/genelkurmay-savcilari-sana-kuyruklu-yalan-soylemis-1204161200.html --- DİSLEKSİ NEDİR? alın size örnekli çözümü. şu yazıyı okuyun. altındaki yorumları da okuyun. ondan sonra ben DİSLEKSİ diyince millet bikliyo. KRONİK BULGUR ENTOKS diyince cikliyo. KRETEN diyince vikliyo. adamın sense of humour'ını anlayamayan kaç ökküz olmuş? sayamadım vallaha! OHA diyorum. BÜRST diyorum. ÇÜŞ diyorum. Çağrı Erhan'a da selam ediyorum. a.y.a. selamsss
Ben de TTB ve İTO nın çalışma raporlarına baktım ve reel anlamda hiç bir sonuç üretemediklerini gördüm. Yani ortalıkta ne bir yasa-yönetmelik iptali var, ne doğru düzgün takip edilen hukuki süreçler var ne de sağlık çalışanlarının sorunlarını siyasi düzleme ya da basına daha sık taşıma konusunda yapılmış anlamlı çalışmalar var. Sağlıkla ilgili konular toplantı ve seminerle ya da uyduruk protesto eylemleriyle çözülecek bir şeyse, herkes kendi arasında her gün toplantı yapsın ve ağlaşıp dursun. Ya da işte Kilise Meydanına her gün üç adam gitsin pankart açsın sabahtan akşama kadar otursun. Yani bu memlekette maalesef kaderci bir anlayış var ve biraz zorlukla karşılaşınca hepimiz off konumuna geçip öylece kalıyoruz. Bence farklı yaklaşımlara her zaman ihtiyaç var ama tabi sadece siyasi söylemle değil, ihtiyaçlara cevap verecek ve sorun çözecek projeleri de olmak şartıyla. (Bahadır Özdemir) = (B.Ö.)
Kaan Arslanoğlu önceden de TTB'na yönelik aynı içeriğe sahip eleştiri yazıları yazmıştır. (İnsanbu sitesinde) TTB'liliği gezide gösterdiği muhalefeti sağlık alanında gösterememiştir. TTB gezide DİSK ve KESK'ten daha iyi tavır gösterdi. Sağlık alanında aynı tavrı gösterememesinin nedeni de sistemle olan ilişkileri. Kaan Arslanoğlu ulusalcılar gibi laiklik konusunda muhalefet etmiyor diye DKG'yi eleştirip ondan sonra da iktidarla işbirliği içine mi girdi. Samimi olmadığını iddia ediyorsunuz. (İstanbul Tabip Odası seçimlerine Vatan Partisi,MHP ve iktidarın ortak listeyle gireceği söyleniyor.) Bu sitede daha önceden yazdıklarının aynısını bildiride de dile getirmiş. ç.
Sayın, Sevgili ve Değerli Kaan hocam, samimiyetiniz, doğruculuğunuz ve dürüstlüğünüzden şüphem yok. İnsanların birbirini görmediği bu sanal ortamlarda bunların olmasını doğal karşılamak lazım. Hem bu ilk de değil. Zaten benden kaynaklı bozucu etkiyi bertaraf etmek için bir müddet çekiliyorum ortamlardan. Sıkıntı yok. Saygılar. mh
Sayın İlker Meşe, çalışma raporlarına baktınız da ne anladınız? Siz bu kafayla AKP çalışma raporlarını okusanız o saat AKP'li olursunuz. Samimiyetimizden şüpheliymişiniz! Bizim yaptıklarımız, yapmadıklarımız 40 yıldır ortada. Bu densizliğinizi anlama yetersizliğinize veriyor, kusurunuza bakmıyorum. Kaan Arslanoğlu
Sayın mı, Sevgili mi, demek lazım, kıymetli MEHMET HARMA, Gül T. ben değilim. Sanırım Gül Tunç'tur. Face book sayfamızdan ve çok önceden bizi izleyen bir okurumuzdur. Bana karşı şüpheciliğiniz ise artık sıkmıştır. Ayrıca buraya bir şeyler yazmaya çalışan okurlara ve Gl. T'ye de çok ayıp oluyor. Samimiyetimi, doğruculuğumu, dürüstlüğümü sorgulama noktasındaysanız, ki öyle görünüyor, daha fazla sündürmemiz de gerekli değil sanırım. Burada birçok yorumcu kim kimdir sorgulamasına girmeden doğrudan bana dalıyor. Otorite benim ya! En kolayı. Nasıl okur artırabiliriz kaygısı yok, nasıl burada onu bunu editörü tokatlarız, var oluruz meselesi. Maaşallah vicdanınıza. Ne diyeyim, size de sizin gibi kuşkucu dostlar dilerim. Saygıyla. Kaan A.
+Çok mutlu olurum olumlu sonuçları olursa hareketin ,amacına ulaşırsa zorlu bir süreç sabır dilerim en çok desteklemesi gereknler destekler umarım yolunuz açık olsun (bunu zaten diliyordum ancak teller kayıp o yüzden yazayım :)Gül T.
Bu ülkede hangi meslek için olumlu görüşe sahibiz ki.Kimseye güven yok artık.Kimse kimseye yaranamıyorda.Evet sistemin ve yürütücülerinin bunda katkısı yadsınamaz her mesleği değersizleştirdiler taşeronlaştırma özelleştirme had safhada nefes aldırmıyorlar ama ya susanlar harekete geçmeyenler yani bizler.İşin komik tarafı alan bırakmadılar kimseye somut birşeyler yapılsın.Sözde muhalefet olanlar ortada nasıl nemalanırımın peşinde vs . Burada yazmaya bir hareket ya da çözüm üretimi neyse ümidi ile başladım bilmiyorum niye yanlış yerde olabilir miyim acaba... O kadar rüşvetçi ve üçkağıtçı bir toplum ki hatta yapanıyla, yapamayanlarıyla biribirlerini idare ediyor,tutuyorlar.Buradan yola çıkarak sosyolojik tahlil yapmak bana düşmüyor gözlemlerimden geçmişteki birtakım tecrübelerimden yola çıkarak yazıyorum elbette.Dört dörtlük değilim kusurlarım var sataşacakların dikkatine! +
Yazınızı okudutan sonra TTB ve İstanbul Tabip Odası çalışma raporlarını gözden geçirdim. Gerçekleri çarpıttığınızı anladım. Bunu seçim kazanmak için yaptığınıza inanmak istemiyorum ama bu türden yazılara genellikle bu dönemler rastladığım için ayrıca samimiyetinizden de şüpheliyim.
Dr. İlker Meşe
T.C. İNSANBUNOKTACOM İDARESİ'NE --- Son 3 hafta içerisinde muhtelif yorumcularınızca dile getirilen Mehmet Harma ve Arif Yavuz Aksoy gruplaşması, benzeşmesi, örtüşmesi, dayanışması ya da üzüm üzüme baka baka kararışması iddiaları gerçeklikle kat'a bağdaşmamaktadır. Adı anılan yazar-yorumcularınızın insan olmak, aynı mesleği icra etmek ve aynı sitede arada birbirlerine de feci gömçürtmek ve hatta karşılıklı bekmez akıtmak haricinde hiçbir amaç ya da kaygı birliği bugüne dek tesis edilmemiş olup bundan sonrası için de böyle bir tasarımları an itibariyle yoktur. İddia sahiplerinin mesnetsizlikleri apaçık ortadayken tarafınızca sırt pışpışlamalara mazhar olunmaları nazar-ı dikkatimden kaçmamıştır ve bu tavrınızın en azından tarafımca adeta üvey evlat muamelesi nisbetinde addedildiğini hatırlatmak isterim. Arz ederim. Arif Yavuz Aksoy --- internette bir garip yolcu. Not:Temel düzeyde sense of humour'ı olan insanlar için yazılmış dilekçe komiğidir. Gerçekler de var tabii içinde! Kıskıskısss
Sayın Gül T. Bakın başından beri size destek çıktım, bu arkadaşları yatıştırmaya, engellemeye çalıştım... Gerçi kim dinler müdüriyeti. Anlaşılan o ki sizi başka biri sanmışlar. Ya da Mehmet Harma öyle sanmış. Ne var ki bu konuyu topluca kapatalım artık. Herkese lütfen diyorum. Bu tartışma bitsin. Ve bitmiştir. Bundan sonra asıl konuya değinmeyen hiçbir yorumu onaylamayacağız. Müdüriyet.