İktidarın tüm kilit kurumları hukuksuzlukla ele geçirdiği bir ortamda, pek çok hekim seçim dönemlerinde iktidarın karşıtı olan en güçlü listeye oy verdi bugüne dek.
İktidarın ele geçirmek istediği, fakat pek de yüklenmediği nadir kurumlardan biri de İstanbul
Uzun süredir görevde olan Tabip Odası ve TTB Yönetim anlayışı doğru ve etkin bir duruş sergileyememiş, aksine dayatılan ayrıştırma politikalarının tarafı görüntüsü verilmiş, çoğu kez mesleki dayanışma ve mücadeleyi yükseltmek yerine kimlik siyaseti yapan yapılanmaların bir
Halk TV’de 8 Nisan’da saat 16’da yayınlanan programın youtube bağlantısı… Birinci ve ikinci bölümler:
Evrimci Açıdan Din Psikoloji Siyaset
Sağ, insan doğasını soldan daha mı iyi kavrıyor?
Aydınlanmadan bahsedenler gerçekten aydınlanmacı mı?
Atatürk’ün din konusundaki tutumu doğru muydu?
Ve
Bu haberimizin tek ereği sizleri irkiltmek veya güldürmek değil. Şu sıralar “aydınlanma” ve “bilimsellik” gibi sözler çok ediliyor bizim cenahta.
Yobazlık, dinsel iddialı şarlatanlık o kadar yaygınlaştı ki, kendimize “aydınlanmayı”, “bilimi” kalkan etmeye çalışıyoruz. Fakat kendimiz
CA: Kendinizi artık Marksist olarak tanımlamıyorsunuz. Doğru mu? Ve Neden? Sorun sizde mi? Marksizm de mi? Marksistlerde mi?
KA: Marksizm uzunca bir süredir kapitalizmi ve insanı anlamada bizi fena halde yanıltıyor. Muhalefet için düşünsel bir silah
"Kendini rahat bırak, düşünme, doğum düşünme işi değil... Zihnini bir kenara bırak. Bu dünya güvenli, bırak çocuğun gelsin… Bırakmayı öğren. Mutluluğun anahtarı budur. Doğum bir bırakma eylemidir; içindekini bırak, serbest bırak, tutma!" diyor Operatör Dr. Gülnihal
Kaan Arslanoğlu yer yer saldırganlaşarak yazdığı yazılarını Evrimci Açıdan Din Psikoloji Siyaset başlığı altında toplayarak kitaplaştırdı. Benzer kitaplarının son halkası olma niteliğinde ve kendisi aksini ima etse de motivasyonu solun önünü açmak. Güncelliğe müdahale edemez hale
Alternatifsiz Kriz’de, Türkiye solunun geçmişinden getirdiği yükleri, yeni bir toplumcu alternatif yaratmanın önündeki engelleri ve her şeye rağmen bu alternatifi yaratmanın zorunluluğunu kaleme alıyor Mehmet Tanju Akad.
“Mevcut sağ ve sol ezici çoğunluk itibariyle sekter ve
Editörün sunusu: Bir şair arkadaşımızın kardeşinin 1998’de Orhan Pamuk için yazdığı yazıyı, bu arkadaşımız ve ayrıca editörümüz Nihat Ateş’in önerisi üzerine yayımlıyoruz. Farklı bir yönden bakış. Ayrıca belki tartışma doğurur.
Pamuk’un sessiz kadınları…
İlk okuduğum Pamuk
“Belleksiz köyde eşkalsiz gezenler: eski yandaşlar sola nasıl pazarlanır?” başlıklı yazıma, facebook sayfasında Fil Dergisi yazarı ve yöneticisi Onurkan Avcı yanıt yazmış. Benim yazımı okuyan okurların, daha doğru değerlendirme yapabilmeleri için bu yanıtı da okumaları gerektiğini düşünüyorum.
Düzce Üniversitesi internet sayfasında yer alan ve başka bazı yayın organlarında da çıkıp hayli okur ve ilgi toplayan bir söyleşiyi size aktarıyoruz. Yazarımız İlknur Arslanoğlu çocuk hastalıkları konusunda birtakım ipuçları veriyor:
Üniversitemiz Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı
Gazeteci Yusuf Yavuz ve Biyomühendis H. Çağlar İnce'nin hazırlayıp sunduğu KanalV'de yayınlanan belgesel-haber programı Islak Çarıklar'da bu hafta 600 yıldır Yörüklerin hafızasında yaşayarak bugüne ulaşan bir isyan öyküsü ekranlara geldi.
Sunu: Yazar arkadaşlarımızdan biri, bir sosyal medya yazarı olan Deli Gaffar’ın, “PKK Karşısında Solun Stratejik Suskunluğu” adlı makalesini yayımlamamızı önerdi.
Büyük ölçüde katıldığımız bu yazı biraz eskiydi ve çok değişik mecralarda çıkmış ve hayli okunmuştu. Gaffar Yakınca’nın
Eylül 2013’te hazırlıklarına başladığımız, Ocak 2014’te 1. sayısını yayınladığımız 2 aylık periyodla çıkan Bağlaç Kültür Sanat Edebiyat Dergisi, 10 sayı düzenli olarak okurla buluşmuştur. Bu sayılarda Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Fakir Baykurt, Tevfik Fikret gibi çok bilinen kalemlerin
Düzce Çocuk ve Genç Diyabetliler Derneği bu yılki "Diyabet Haftası"nda altı ilde, yedi yerde (Zonguldak, Ereğli, Sapanca, Düzce, Amasra, Karabük, Bolu) 8 etkinlik gerçekleştirdi. Yedi yemekli sohbet toplantısı ve bir konferans... Etkinliklere yemekli sohbetlere 465, konferansa
Bu yazıda Dr. İlknur Arslanoğlu, Dr. Yavuz Dizdar ve bir İnsan BU editörünün görüşlerini aktarıyoruz:
Gebelere şeker yüklenmesin!
Canan Karatay'ın gebelere glukoz yükleme testi yapılmasını sakıncalı bulduğunu TV ekranlarından söylemeye başlamasıyla bir yandan
Yorumlarınızda ilgili şiir veya öykünün adını belirtmeyi lütfen unutmayınız. Bir süredir sadece gerçek adını ve soyadını belirten yorumcularımızın görüşlerini onaylıyoruz. Editörlük…
Editörün sunusu: Bu öykü mütedeyyin, muhafazakar kesimden bir akademisyen hekim arkadaşın. Daha önce yine takma bir isimle gayet ilginç-hoş bir romanı çıkmıştı. Bu öyküyü siteye koyduk ki, dışarıdan tamamen farklı bir kesimden sol, sol mücadele
Makale başlığı olarak oldukça provakatif bir cümle ancak, bu cümleyi tırnak içine alarak yeniden yazdığımda ve bu ifadenin en saygın tıp dergilerinden biri olan New England Journal of Medicine (NEJM)'in 20 yıllık editörü Dr. Marcia Angell'ın,
Bu büyük prospektif çalışmada, baharatlı gıda tüketme alışkanlığı, başka ölüm risk faktörlerinden bağımsız olarak, total ve belli bir nedene spesifik mortalite ile ters ilişki gösterdi.
Kaynak:
Jun Lv, Consumption of spicy foods and total and cause specific mortality:
Keşke insan türünün zekası ve teknolojik ilerlemesi, bu ilerlemeye paralel bir ahlakı da yanında getirebilseydi. Ancak ne yazık ki insan türünün ahlakı, zekası kadar hızlı ilerleyemedi.
Düşmanınızı mutlak yanlış, kendinizi mutlak doğru görürseniz hakikatten uzaklaşmaya, sahte bir dünya yaratmaya başlarsınız. Bu tutum ne bilimsel, ne ahlakidir. Fakat gerçeği iyi bir şey için çarpıtmanın siyaseten işinize yarayacağını düşünebilirsiniz. Evet, yarar, ama daha çok
Gökçek’e AYM darbesi.
Melih Gökçek tarafından "İftira-Hakaret" iddiasıyla mahkemeye verilen doktor, Anayasa Mahkemesi tarafından haklı bulundu.
Ankara’ya Kızılırmak’tan verilen içme suyunda, zehirli maddeler ve arsenik olduğu yönünde rapor hazırlayan ve Melih Gökçek tarafından "İftira-Hakaret" iddiasıyla mahkemeye
Rüzgâr Defteri, alegorik anlatımların alan derinliğinde oluşan şiirsel bir metindir ve 2013-2014 yılları boyunca Bozcaada ile Marmara (Mermer) Adası’nın örgün uzamında kaleme alınmıştır.
Tavuk veya piliç denen nesneyle ilgili yayımladığımız bu dokuzuncu yazı. Şimdilik burada keselim. Sonra belki devam ederiz. Bu son yazı bize konuyla ilgili gönderilen iki yazının birleşmiş hali. İlki Prof. Dr. Ali Esat Karakaya'dan, ikincisi Akif Akalın
Yedi yıl önce bugün (23 Temmuz 2008) yitirdik Fethi Naci'yi. Yitirmedik, kültür insanları, yazarlar yapıtlarıyla yaşarlar, desek de yitirmişiz. Sosyalist insanlık kültürü, tüm insanlık kültürüyle birlikte can çekişiyor bugün ve bu kültürün yapıtları tümden unutulma noktasında
Sunu: Konuyu Kerem Cankoçak önerdi. Şu sıralar bir bilim kongresi daveti geliyor ilgililere: “Anaakım Bilime Karşı Marksist Müdahaleler”. Ne başlık ama! Bizim HTKP’li eski dostlar düzenliyor. Yer de Nesin Matematik Köyü.
Ali Nesin kendini komünist sanan
Dr. Ali Rıza Üçer’in önerisiyle tavuk etiyle ilgili tartışmayı buraya taşımaya karar verdik. İlk yazı Dr. Yavuz Dizdar’ın açıklamalarını kaynak gösteren Ahmet Maranki’den, sonra Dr. Üçer’in görüşü…
SAKIN BU TAVUKLARI YEMEYİN !!!...
YILLAR GEÇTİKÇE KANATLILARIN KİLOGRAM AĞIRLIĞI
6-10 Temmuz tarihleri arasında Düzce Pelemir Otel’de 6. Diyabetli Çocuklar Yaz Okulu – Kampı gerçekleştirildi. Okula 9 ilden 85 çocuk ve genç, 15 kadar görevli, ziyaretçi olarak çok sayıda çocuk yakınları ve ilgililer katıldı.
Okul bünyesinde 8 Temmuz
23 Temmuz 2008'de kaybettiğimiz büyük eleştirmen Fethi Naci için bu ay yayımladığımız yazıların ikincisi bu. Daha önce ilk bölümünü yayımladığımız yazının ikinci ve son bölümünü yine biraz kısaltarak sunuyoruz:
10 Türk Romanı ve Edebiyat Yazıları sizin edebiyata kararlı
Ülkenin gelmiş geçmiş en önemli edebiyat eleştirmenlerinden Fethi Naci'yi 23 Temmuz 2008'de kaybetmiştik. Temmuz ayı boyunca hakkında en az üç yazı yayımlayacağız. Semih Gümüş'ün, Fethi Naci ile söyleşisinde siyasete, edebiyata ve kişilere dair neler geçmiyor ki... İlgilisi için
Ulusal Kanal’da yazar B. Sadık Albayrak’ın hazırlayıp sunduğu Edebiyat Cephesi programının, 27 Haziran 2015 Cumartesi günü saat 15.00’de yayımlanacak bölümünde “SİSTEM EDEBİYATININ OTOPSİSİ” yapılacak. Yazar Taylan Kara’nın katılacağı programda, egemen edebiyatın nitelikleri, okur üzerindeki tahakkümü ve yaygınlaşma mekanizmaları